Bir yaz okulu hayal ediyorum.
Uzak değil tatil olacak okullar. İşte bu tatilde bir yaz okulu hayal ediyorum.
Gönüllü ve maaşsız öğretmenleri olan.
Kitapsız deftersiz zilsiz bir okul.
Öğrencilerin zil sesiyle değil kendi istekleri ile sınıflara girecekleri bir okul.
Sandalyesiz masasız ve sırasız.
1 – 2 – 3 gibi sınıfları olmayan.
5 yaşındaki ile 12 yaşındakinin aynı sınıfta olacağı bir heycanlı karmaşa.
Ve bu karmaşada çocukların kendi seçtikleri kitapları getirip o kitaplar hakkında öğretmen de dahil herkesin konuşacağı tartışacağı bir okul.
Sıkılan öğrencinin kendi teneffüsüne kendini çıkaracağı bir okul.
Ve öğrencilerden birinin bozulan, lastiği patlayan bisikletini arkadaşları ile birlikte tamir etmek için getireceği bir okul.
Oyuncak ayısını arkadaşının oyuncak köpeği ile değiştirtebileceği bir okul.
Öğrencilerin sınıfların ve okulun temizliğinden sorumlu olacağı bir okul.
Derdine derman olacak arkadaşlara ihtiyaç duyduğu için ve derdin dermanı arkadaşça bulunsun diye gidilecek bir okul.
Derslerin ne olacağını nasıl olacağına öğrencilerin karar verebileceği bir okul.
Şehir hayvan eşya memleket oyununun ders diye oynanacağı okul
Okullarını yönetecek şekilde kendilerinin bir sistem kurma ihtiyacını hissedecekleri ve yöntemini ille de mutlaka bulup yönetecekleri bir okul.
Sınıflarında bir ayak / ayak taşı oynanabilecek ve avlusunda ders yapılacak bir okul.
Avluda ne dersi mi olur.
Hava alma dersi az buz ders mi, ya kırk kişi yetmiş kişi aynı konu hakkında konuştuğu tartıştığı bir dersi ve konuyu bunca yıldır hangi müfredat hangi okul yapabildi, bırakalım çocuklar denesin bir bakmışız başarmışlar. Hem pençe penç tartışmışlar hem de konuyu sonuçlandırmışlar. Alın size yüce meclise örnek.
Çocuklara bir okul, bir pilot okul.
Kendilerinin yöneteceği, kendilerinin olan ve kendilerinin oynayıp öğreneceği bir okul.
Haydi belediyeler ve gönüllü öğretmenler iş başına yaz okulu sizi bekliyor