ABD’NİN ULUS DEVLETİ OLARAK DÜNYA

Şimdi,  biz kimiz sorununun ortaya çıktığını görüyoruz, diye yazmış Vamık Volkan.

Hemen düzeltelim.

Vamık Volkan, biz kimiz diye bir sorunu insanlığın başına musallat etmeye çalışan emperyal kültür saldırganlığının önemsenen bir siması.

Emperyal tanımlamalar olmadan karpuzu bile tanımlamaktan kaçınan zamane entelleri dışında ‘ biz kimiz’ diye bir soru sormuyor kimse kendi kendine ve böyle bir sorun da şükürler olsun ki dünya halkları arasında,  kültür emperyalizminin etkisinde kalarak ‘ kimlik bunalımına’ düşen % 1-2 lik entelin ve veya şu ya da bu büyük güce yaranmak isteyenler dışında halklar için bir sorun olarak kabul edilmiyor.

Elenler elen olduklarına dair her hangi bir şüphe içinde değiller, Japonların acaba biz Japon muyuz yoksa Arnavut muyuz diye dört dönen bir arayış içinde değiller ve Arnavutlar da o kadar eminler ki Arnavut olduklarından daha birkaç gün önce  Avusturya Milli takımı formasını giymesine rağmen Kuzey Makedonya milli maçında Arnavut olduğunu bütün dünyaya haykırmayı marifet bilmiş ve yetinmeyerek  ‘ Arnavutlar’a ‘düşman diye kabul ettiği Makedon’lara hakaret etmeyi marifet bilmiş olan Arnavutoviç ve UEFA tarafından disiplin soruşturması uygulaması ile karşılaşmıştır. ( Arnavut ise Avusturya milli takımında ne arıyor diye soracak olursanız Türkiye basketbol takımında Larkin veya tuttuğunuz takımlarda yığınla Afrika kökenli sporcunun ne aradığını sorun kendi kendinize.)

Vamık Volkan ekolü dünya halklarını kimlik bunalımına sokarak, her bir halkı emperyal güçlerin daha da sömürmesi ve bir birlerine karşı en çok da iç karışıklıklar ve hatta iç savaşlara dönüşebilecek boyutlarda karışıklıklar peşinde koşmuştur koşmaktadır.

Nerdeyse dünyanın bütün devletleri tam bir halklar mozaiği olarak kendi milli kimlikleri üzerinde devletlerini oluşturup geliştirirken,  millet olmak kriterleri içerisinde ‘ etnisiteyi’ bir kenara bırakıp, örneğin ; Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde yaşayanlara Türk denir tanımlaması ile milleti bir arada tutarken, Fransa da, Fransa sınırları içinde yaşayanlara Fransız denir düsturu ile Zinedine Zidan kaptanlığındaki Milli Takımı ile dünya kupasını Fransız ulusunun spordaki başarısı olarak Fransız spor tarihine altın harflerle yazdırmıştır.

Dünyanın bütün devletleri mozaik kültürlerin, halkların  bir mozaiği olarak milletleşmiş ve devlet olarak kurulup bu günlere gelmiştir, modern millet – ulus tanımında etnisiteye yer yoktur ve fakat Volkan ekolü kültürel kimliği bir kenara iterek, etnik olarak kimlik sorununu kaşımaya kaşıtmaya çalışmıştır, çalışmaktadır.

Bir düşünün Zidan veya şimdiki Fransız Milli Takımı oyuncuları Vamık Volkan ekolünden olup da ‘ biz kimiz’ sorusunu sorsalardı nice olurdu Fransa’nın hali.

Çok kaşımıştır Volkan ekolü dünya halklarını etnik olarak, siz o değilsiniz, bizden değilsiniz, biz sizden değiliz konusunda.

1920 lerde Avrupa kıtasında  kimlikler hem de ari ve dahi üstün olarak saptanmaya çalışılmış ve sonunda Hitler türemiştir ve onu türeten Nazizm faşizm.

1980 ler ise emperyal zihniyetin nazizmi,  faşizmi hortlatması çok da kolay olmayacağı için

Bir başka söyleme yönelme yolunu seçmiş ve ulus devletlerin içine ‘ biz kimiz’ sorusu ile birlikte ‘ biz sizden değiliz’ sorunsalını da sokmaya yeltenmiş ve fakat şükürler olsun ki hesapladığı sonucu elde edememiştir.

Bu arada emperyal kültürün ‘ ulus devlet’ yaramaz birşeydir martavalına karşın aynı emperyal kültür ulus devlet olmayan kaç devlet var ki sorusuna hiç ama hiç yanıt aramamış, aramamaktadır.

Aramamaktadır çünkü emperyal devletlerin şahı ve şahini olan USA ya göre dünya ABD’nin ulus devletinden başka bir şey değildir.

Halkları kimlik bunalımına düşürmek o halkı bataklığın içine sokmak demektir. Bir bataklık çeşidi de  tarihsel olarak bir birlerinden başta lisan olmak üzere ayrı ayrı çok farklı kültürel kimlikler üzerinde milletleşmiş olan Kıbrıs Türk’leri ile Kıbrıs Elen’lerinden hiçbir geçmişi ve geleceği, ortak acı ve sevinçleri olmayan ve uyduruk olmanın da ötesine geçerek labaratuvarda üretilmiş canlı türü misali ‘Kıbrıslı’ milleti üretmeye çalışarak, iki komşu millet ve devlet olarak barış içinde yaşama ihtimali olan Kıbrıs Türkleri ile Kıbrıs Elenlerini ve dahası Türkiye ile Yunanistan’ı sıcak ve yıkıcı bir savaş potansiyeli de taşıyan sürekli bir gerilim içinde yaşamaya zorlamaktır.