Ortaokul bitiminde fizik dersinden bütünlemeli karnemialdıktan sonra yaz tatiline başlamıstım...Üzgündüm.
Çünkü ilk kez bütünlemeli bir karne almıştım.
Bu başarısızlığımı ailemden gizlemeyi kendime yakıştırmadım ve ailemle paylaştım.Çok öz olarak başarısızlık nedenlerimi de aileme anlattım. Sanırım söylediğim mazeretlerime bir dereceye kadar ikna oldukları için panik yapmayıp kabul etmişlerdir.Zaten bana güvendiklerini biliyordum.Ve bütünleme sınavında başaracağıma dair onlara söz verdim.
Tatil boyunca bir yandan bütünleme sınavıma hazırlanmaya başlarken bir yandan da liseye nerede devam etmem gerektiğini düşünmeye ve daha sonra araştırmaya koyuldum...
Belirttiğim nedenlerden dolayı bu yaz tatili benim için çok eğlendirici olmayacaktı.Nitekim ne dinlenebildim,ne eğlenebildim ne de arkadaşlarımla fazlaca buluşup oyun oynayabildim..Hatta bu yaz tatilimde çok sevdiğim denize bile yeterince ilgi gösteremedim.O yıl yaz tatili süresince bütünlemeli olmamdan dolayı yaşadığım sıkıntılarımdan, Okul çağındaki gençlerimizin ders almalarını ve öğrencilik dönemlerinde daha çok gayret ederek bütünlemesiz sınıf atlamalarını temenni ederim...
Çünkü yorucu geçen bir ders yılı süresince yaz tatiline öğrencinin sorunsuz girmesi çok önemlidir. Her öğrencinin yaz tatillerini dinlenerek geçirmesi ve farklı etkinliklerle yaşamalarını sürdürmesi haklarıdır. Ama buna hak etmek için okul dönemlerinde iyi öğrenci olmaları gereklidir.Malum, hak edilecek her nimetinmutlaka bir külfeti olabileceği bir kuraldır...
LİSE ÖĞRENİMİM İÇİN KARARIM KESİNLEŞTİ
Malum etkenlerden dolayı Lise öğrenimime doğduğum kasaba,yani Limasol'da devam edemiyeceğim kesindi...
Zaten henüz Limasol'da Lise düzeyinde her hangi bir örgün öğretim kurumu mevcut değildi.Onun için
Liseye nerede ve nasıl devam etmem hususunda bir karar vermem kaçınılmazdı.
Bu arada fizik dersindeki takıntı sorunumu bütünleme sınavını başararak atlatmış,ardından ortaokul diplomamı okulumdan almıştım.Böylece ülkemde öğretim etkinliği yapan bir liseye devamım için herhangi bir engel bulunmuyordu.
Sadece devam edeceğim Liseyi seçip ailemle vereceğim kararı paylaşmam,bu konuda onaylarını almam gerekiyordu.
Aynı sorunları yaşayan başka arkadaşlarım daha vardı.
Onlar da Liseye başka kaza veya kasabalarda devam etmekte ısrar etmekteydiler.Birlikte bu konuyu tartışarak bir karar aşamasına ulaşmaya çalıştık.Aslında bu konuda fazla alternatifimiz yoktu.Lise düzeyinde etkinlik yapan bir klasikleşmiş Lefkoşa Türk Lisesi vardı,bir de yeni kurulan Mağusa Namık Kemal lisesi vardı.
Aslında Kıbrıs'ın sömürge döneminde tüm Kıbrıslı ögrencilere muhatap ve daha çok öğrencileri İngiliz üniversitelerine hazırlamaya yönelik ,İngilizce öğretim yapan bir İngiliz Koleji de vardı.Ancak bu okul hem öğrencilerini sınavla alır hem de orta halli insanlar için oldukça pahalı bir Kolejdi...
Arkadaşlarımla birlikte devam edeceğimiz Liseyi seçmek zor olmamıştı..Çünkü o zamanlar İngiliz Sömürge yönetimi ilkokul üstü orta eğitim masraflarına katlanamayıp bütçe imkanlarnı kısmıştı.
Kıbrısta ilk okul düzeyinde öğretmen yetiştiren lise üstü Öğrencileri sınavla kabul eden bir Ögretmen Koleji vardı ..
Türk, Rum,Ermeni,Maronit belirli şartlarda bu Kolejlere girebilirler. Mezun olunca da ilk okullara tayinleri yapılırdı.Orta öğretim düzeyinde öğretmen yetiştiren örgün kurumlar yoktu.Bu nedenle orta ve lise düzeyindeki
Okullar için öğretmen istihdamı İngiliz Sömürge yönetimi için mali bir külfet olmustu.
Sonuçta Anavatan Türkiye muadelet(aynı müfredata sadık kalma) ilkesi koşuluyla başka egitim araç gereç yardımları dahil öğretmen desteğini kabul etmiştir.Akabinde, Türkiyeden deneyimli orta düzeyli öğretmenlerin Türk lise ve Kolejlerine istihdamına katkıda bulunmuştu. Bu Kıbrıs Türk toplumunda memnuniyetle karşılanmıştı.Evkafa ait bir binada Yeni kurulmuş Namık Kemal Lisesi Turkiyenin bu katkısından en çok yararlanmış bir okul olmuştu.Bu konuda bu karara katılıp çaba göstermiş olan Namık Kemal Lisesinin ilk Okul-Aile Birliği Başkanlığıni yapmış,ayrıca 1961 de kurulmuş Kıbrıs Cumhuriyetinde Sağlık Bakanlığı görevinde bulunarak hizmet vermiş Dr.Niyazi Manyera beyefendiyi saygı ve rahmetle anarım.
Yukarda zikrettiğim gerekçeleri de dikkate alarak Lise seçimini yapmak bizim için zor olmamıştı.Müştereken Namık Kemal Lisesine kaydolup öğrenimimizi Mağusa'da sürdürmeye karar verdik.
Hemen bu kararın ardından beni okutmaya çok hevesli bildiğim babamla görüştüm.Çok iyi ve iyimser bir anını yakakayıp Liseye Mağusa'da devam etme kararımı gerekçekeriyle babama anlattım.Yatılı okuma niyetimi de ilaveten soyledim. Benimle hiç tartışmadan isteğimi onayladı. Hatta şöyle bir ifade kullandı ardından. Oğlum dedi ,okumaya hevesli olduğuna göre benim görevi seni istediğin yerde okutmaktır.Ne işlemler gerekirse yapmaya başlayın...Annenle de konuş ve valizini hazırlamaya koyulsun.
Hemen ardından annemle de konuştum..Hayır dememesine rağmen hazırlanma sürecinde valizimi yerleştirirken çok üzülmekte olduğu dikkatimden kaçmadı.Çünkü ne de olsa bir anne idi ve evinden geçici de olsa sevdiği bir çocuğundan uzak kalacaktı. Ben sevinç içinde sıcağı sıcağına yeni okulumla iletişimde bulundum.Ve hem okul,hem de yatılı geçici kaydımı yaptırdım.
Böylece artık ben üç yıllık Lise öğrenimim için Mağusa Namık Kemal Lisesinin 492 numaralı öğrencisi olmuştum. Geride bıraktıklarımla birlikte yeni oluşumları düşünmek ve hayaller kurmaktan dolayı o gece gözüme uyku girmediğini mutlulukla anımsarım.