Bizimkiler sanıyor ki dünya kendilerinden sorulur.
Oysa dünya her yirmidört saatte bir periyodunu tamamlamak üzere dönüyor.
Buralarda akşam olurken Newyork’da sabah oluyor.
Ve bu dünyada Kıbrıs konusunda ahkam kesen yalnız bizdeki lideran olmuyor.
Örneğin Biden Amerikadan ses veriyor.
“Biz bu işi Erdoğan’la bitireceğiz” diyor.
Bu amaçla da gündemine İstanbul buluşmasını aldığının haberini müjdeliyor.
Kıbrıs’ta söylediklerine yenilerini de katıyor.
Türkiye Kıbrıs’a çıkmamalıydı diyor.
Türkiye’nin Kıbrıs meselesinden yorulduğunu söylüyor.
Kıbrısta bir çözümün ekonomik, askeri ve politik önden Türkiye’nin çıkarına olduğunu hatırlatıyor.
Türkiye’nin Kuzey’den Rusya, Güney’den Irak ve Suriye’deki olayların tehditi altında olduğuna işaret ediyor.
Irak’taki IŞİD olaylarından sonra Erdoğan ve Davutoğlu ile görüştüğünü ve onlarla hem fikir olduğuna vurgu yapıyor.
Kırbısta bir acil çözüm için, Biden’a göre üç gerekçe var.
Birinci gerekçe Anastasiyadis’ yönetimindeki Kıbrıs’ın Amerikanın gerçek stratejik dostu haline gelmiş olması.
İkinci gerekce hidrokarbon yatakları, Kıbrıs ile Lubnan ve İsrail arasındaki hidrokarbon yataklarına ek olarak Mısır ile Yunanistan arasındaki bölgede de benzeri kaynakların varlığı bu bölgenin Avrupa’nın enerji güvenliği bağlamında zapta rapta alınmasının şart olması.
Ve üçüncü gerekçe de Türkiye’nin bir çözümün kendi çıkarına olacağını anlaması, Biden’a göre sorunlarla çevrelenmiş Türkiye’nin en rahat edeceği bölgesi Akdeniz’e açılan bölgeleridir.
Ve bir çözüm bu bakımdan da Türkiye için çok önemlidir.
***
Evet ne demiştik, dünya dönüyor.
Kıbrıs konusunda ses veren bölge yalnız Lefkoşa olmuyor.
Türkiye’nin Sanayi ve Ticaret sektörlerinin yani reel sektörlerinin finanse ettiği EDAM, Ekonomik ve Dışpolitika araştırma Merkezi Türkiye’de Mayıs ayında yaptığı bir araştırmanın sonuçlarını açıkladı.
Araştırma doğrudan doğruya Türkiye’deki partilerin seçimleri bazında yapıldı.
Bu araştırmaya göre en katıksız sonuç AKP partisinden alındı.
AKP partisinden alınan sonuca göre Kıbrıs’ta herhangi bir çözüme ihtiyaç vardır.
Herhangi bir çözümün açılımı ise çözüm olsun da nasıl isterse olsun demektir.
MHP’de bile yüzde 27 oy bu yönde belirdi.
Çözüme daha tanımlı unsurlar getirmek isteyen toplam katılanların yüzde 36’sı ise bir AB çözümü etrafında birleşti .
Evet, Türkiye’den yükselen sesler de böyle.
***
Anlayacağınız çözüm için oluşan bir fikir birliğine doğru gidiliyor.
Sivil Toplum Örgütlerinden tutun da Biden ve Biden’a göre Erdoğan Kıbrıs için bir çözümde birleşmiş görünüyorlar.
Peki ama bu çözümün anahtarı ne olacak?
Bu sorunun yanıtı için de Biden’ı iyi okumada fayda var.
Herşey onun söylediklerinde var.
Hem de açık seçik
Anlamak istemeyenler kendi kendilerini kandırmada teselli bulanlardır.
Olmayacak duaya sürekli amin diyenler, önünde sonunda mahcup olacaklardır.