Bilmediğimizi Biliyor Muyuz

Bilmediğini bilmeyenler ile çıkılan yollar döner dolaşır salaklığa ahmaklığa varır.
Bilmediğini kabullenmekle başlar eğitim meselesi ve bilinmeyen artık bilinmeye başlayınca yeni bilinmeyenler ufukta görünür.
Kelimeyi heceyi bilmeden konuşmaya başlasa da çocuklar, okula başladıklarında sesi heceye heceyi harflere harfleri de kelimeye dönüştürüp okumaya yazmaya başlamaktır.
Sesli harfler ile sessiz harfler niçin vardır dorusunu sormak ve yanıt aramak çok sonraki iş olsa da bu soru öğretmen olmanın ilk adımıdır.
Neyse diyerek sadede gelelim.
Nedir sadet
Bilmediğini kabullenmek.
Eğer araştırmak ve sorgulamak tekniklerini bilmediklerini kabul etselerdi bu teknikleri öğrenmeye çalışırlardı, öğrenmeye çalışmadılar çünkü bilmediklerini bilmiyor kabul etmiyorlardı bu nedenler birkaç yüz metre kare içinde olup biten olayı bunca günde çözemediler.
Bunu da burada bırakalım da asıl bizim derdimize dönelim.
Devlet nedir biliyor muyuz.
Bilseydik bu halde olur muyduk.
Peki parti nedir, siyasi partiyi çay partisinden kutlama partisinden ayıran şey şeyler nedir nelerdir.
Hak nedir biliyor muyuz, sorumluluk nedir.
İnsan olmak nedir ki insan olmanın üzerine inşa edilebilecek olan yurttaş vatandaş nediri anlayalım bilelim
Hak nedir sorumluluk nedir diye kafa yormaz isek
Demokrasi nedir sorusuna cevap veremeyiz bulamayız.
Ve zaten galiba hiçbir soruna ve soruya cevap aramak gibi bir derdimiz yok.
Neden mi zaten her şeyi biliyoruz biz bilmiyorsak diye bir ihtimal yoktur.
Büyüklerimiz seçilmişlerimiz partimiz devletimiz biliyor.