Halen 90 yaşlarında mizahi özellikleri ile ünlü İspanyol yazarı Fernando Arrando takıldı aklıma.
Hem de gece haberlerini dinlerken...
Haberin ne tiyatro ile ne romanla ne de ünlü yazar Fernando Arrando ile doğrudan bir ilgisi yoktur.Yaşıyorsa değerli yazara sağlık ve uzun ömürler dilerim.Ama bir çağrışım olayı bu anlatacağım anı.Malum benzer anılar insana birbirlerini hatırlatırlar.Bu bir psikolojik kural.
Söz konusu habere gelince...Kulağıma gelen haber Malum Gazze savaşları hakkında.Tüm dünya efkarını üzmekte olan Arap İsrail savaşları.Ve kırk bini aşmış Filistinli genç,ihtiyar,çoluk çocuk ve kadınların katliamı.Halen Gazze muhasarâ altında...inim inim..
Aç,sefil ve hasta insanların çaresiz kalmış ülkesidir Gazze...Zorluklarla katliamlardan kurtulmuşlara B.M ve vefakar bazı bazı Devletler yardım gönderiyor.
Fakat savaş bütün çabalara karşın acımasızca devam ediyor.Her gün ölenlerin,yaralananların sayısı artıyor.
Dünyamızda savaş bir türlü sonlanmıyor.Savaşın acıları durmuyor.Sadece Gazzede değil,Ukraynada ,Afrikada ...Bir çok yerde.Silahlar, durmuyor,susmuyor,savaşın acıları dinmiyor.
Medeniyet fersah fersah ilerlediği halde...
Bilimler yeni yeni buluşlarla dünyayı aydınlatmaya başarırken.Uzay mucizeleri gerçekleşirken...Tıbbın mucizevi buluşları bir çok ölümcül dertlere deva bulurken...
Yarım yüz yıl evvelinde ortalama insan ömrü 60-70 lerde iken halen tıbbın sayesinde seksenler telaffuz ediliyor...
Fakat gelin görün ki böyle bir yüzyüzyılda
Savaşlar gündemden düşmüyor.İnsanlık medeniyetin getirdiği mutlulukla birlikte savaşlarda katledilen zavallı hemcinslerinin acıları ile kahroluyor...
Ve izninizle yazımın başına dönmek isterim.Bana bu çağrışımı yaptırtan mutlu anıma.
Öğretmenlik yıllarımın çoğu Gazi Mağusa'da geçti .Namık Kemal Lisesinde Felsefe öğretmenliği ile meşguldum.Ayrıca okulumun bir çok etkinliklerine gönlümce
katılmaktan geri durmadım.
Bahsedeceğim yıllar yakın tarihimizde cereyan eden savaş olayları esnasında,
Mağusada karanlık,soğuk,günlerle ilgili...Toplumlar arası gerilim Mağusa'da patlak vermişti.
Yakın tarihimizin toplumlararası çatışma döneminde görev yerim Mağusa idi.Mağusa bir dönem müsademe ile baş başa kalmıştı.Surlar içi ve dış semptler EOKA ve bu tedhiş örgütünün göstermelik Rum polisleri tarafından muhasara edilmişti.Güya surlar içine giriş ve çıkışların polisce kontrolu yapılmaktaydı.
Böylece tahrikler nedeniyle silahlı çatışmalara varan gerginlikler yaşanmaya başlandı.
Halk korkular içinde.Herkes tedirgin,mutsuz.Ulaşım durmuş.Gıda ilaç,eksikliği yaşanıyor.İnsanlar evlerine hapsolmuşlar.Henüz Lisemiz kapalı değil.Barış gücünün güçsüz muhafazasında dersler devam ediyor.Gündüz öğretmenlik yapıyor,gece
mücahitlik nöbeti tutuyoruz,hayat felç...
Lisenin karşısında Mağusa Kıbrıs Cumhuriyeti Hastanesi EOKA nın askeri cephesi gibi.Silahlar Namık Kemal Lisesini
hedef almış görünümünde...
Ve Mağusa korku içinde kapkaranlık günler yaşıyor...
İşte bu insanlara moral olur düşüncesiyle
Değerli rahmetli Müdürümüz Hüseyin Nasıfoğlunun da destek ve onayı ile yazımın başında konu ettiğim Fernando Arnandonun savaşla alay eden CEPHEDE PİKNİK eserini Buğday Camiinde sahneye koymuştum.Tiyatro benim ihtisas alanım değildi.Ama oldum olası kendimi bir Tiyatro sevdalısı olarak bilirim.Elimde yetenekli bir öğrenci potansiyeli olması benim şansım olmuştu.Okul müdürüm de Tiyatro meraklısı idi Allahtan.Bu yüzden yardım ve desteğinin olancasıyla bu etkinliğimize yardımci olmuştu...
Bir de önemle bir hususu belirtmeliyim.Çalışmalarımız sürecinde
davetlimiz olarak Türk Tiyatrosu değerli tiyatro sanatçısı ve Müdürü Hilmi Özen bey prova çalışmalarımıza katılıp reji katkıları ile bize büyük destek olmuştur.
Bu vesile ile kendisine minnettarız.
Uzatmıyalım CEPHEDE PİKNİK KOMEDİSİ BUĞDAY CAMİİ BİNASINDA oynandı.Değerli Gazi Mağusa seyircileri
tarafından izlendi,beğeni kazandı...Hatta o günlerin mahzun seyircileri kahkaha bile atmışlardı seyir esnasında oyunumuzu.
Ve değerli rahmetli lise müdürüm,o zamanın Gazi Mağusanın değerli yöneticileri, bu etkinliğimizden dolayı çok memnun olmuşlar ve bizleri alkışla kutlamışlardı,
Dilerim yakın zamanda Gazze gibi diğer savaş acıları daha fazla insanlığı perişan etmeden barışla sona ersin ve ağlayan yüzler tekrardan gülsün, akan kanlar dursun.Savaşlara paydos diye haykırsın bütün dünya halkları, hep birden...
Bunca mezalime YETER diyelim tüm içtenliğimizle.