Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kıbrıs Barış Harekatı ile Kıbrıs’ta yeni bir dönem başladığını belirterek, “Artık yeni siyaset, iki devletli siyasettir. Bizim daha fazla zaman kaybetme lüksümüz yoktur.” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Tatar, TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanvekili, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Türk Grubu Üyesi ve Türkiye-Arjantin Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Dr. Mustafa Canbey’i ve beraberindeki heyeti kabul etti.
Kabulde UBP Genel Sekreteri, Gazimağusa Milletvekili Oğuzhan Hasipoğlu ve CTP Milletvekili Armağan Candan’da yer aldı.
- Tatar: “Kıbrıs Türk halkı çok acılar çekti”
Cumhurbaşkanı Tatar, kabulde yaptığı konuşmada ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Kıbrıs meselesi bağlamında dinamik bir sürecin yaşandığını kaydeden Tatar, çeşitli kurum, kuruluş, Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve farklı ülkelerle ilişkilerin devam ettiğini kaydetti.
“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin görünürlüğünü artırmak için çaba ve gayret içerisindeyiz.” diyen Tatar, iki devletli siyaseti savunmaya devam edeceklerini belirterek, bu mücadelede en büyük destekçilerinin Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan olduğunu ifade etti.
Tatar, tarihe bakıldığında birçok medeniyetin Kıbrıs’a geldiğini ancak en uzun dönemin Osmanlı dönemi olduğunu kaydetti.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bir sözünü anımsatan Tatar, “Bizler, 1571’den önce de vardık. Dolayısıyla, biz her zaman vardık. Şimdi de varız ve var olmaya devam edeceğiz.” dedi.
Rum tarafının Kıbrıs Türk halkını bezdirmek, göç ettirmek ve yok etmek için her türlü oyunu oynadığına dikkat çeken Tatar, her zaman Anavatan Türkiye’ye güvendiklerini dile getirdi.
Konuşmasında Türkiye’nin merhum Başbakanı Adnan Menderes ile Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu’yu rahmetle anan Tatar, o dönem yaşananlara değindi.
“Eşit kurucu ortağı olduğumuz Kıbrıs Cumhuriyeti’nden bizi silah zoruyla attılar.” diye konuşan Tatar, Kıbrıs Türk halkının çok acılar çektiğini dile getirdi.
1974 Kıbrıs Barış Harekatı ile Kıbrıs’ta yeni bir dönem başladığını söyleyen Tatar, Rum tarafının Kıbrıs Türkü ile hiçbir zaman eşitlik temelinde bir anlaşmayı kabul etmesinin söz konusu olmadığını belirterek, “Her zaman bunun içinde oyun oynadılar. Zamana oynadılar.” ifadesini kullandı.
Annan Planı’na “hayır” diyen Rum tarafının mükafatlandırılarak Avrupa Birliği’ne alındığını anımsatan Tatar, Kıbrıs Türkü’nün ise fedakarlık yapıp, bir uzlaşı için Annan Planı’na “evet” dediğini belirtti.
Tatar, “Güney Kıbrıs, Avrupa Birliği devleti olarak, bütün Avrupa Birliği ile bizimle uğraşıyor. Avrupa Birliği’nin tanıdığı devlet Güney’deki Rum devleti… Kıbrıs’ta bir işgal varsa, o işgal de Kıbrıs Cumhuriyeti’nin işgalidir.” ifadelerini kullandı.
- “Bizim daha fazla zaman kaybetme lüksümüz yok”
Artık yeni siyasetin iki devletli siyaset olduğunu belirten Tatar, “Artık bizim daha fazla zaman kaybetme lüksümüz yoktur. Her şey denenmiştir. Fırsatlar verilmiş ve hepsini reddetmişlerdir.” dedi.
“Türkiye Cumhuriyeti’nin burada tarihten gelen hakkı, hukuku ve uluslararası anlaşmalar vardır.” ifadesini kullanan Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin bölgenin en güçlü ülkesi olduğuna vurgu yaptı.
Erenköy direnişinin Kıbrıs Türkü’nün Çanakkale Destanı olduğunu kaydeden Tatar, orada büyük çarpışmaların yaşandığına değindi.
1960 Kuruluş Anlaşmaları'nda tek taraflı müdahale hakkı ile Türkiye’nin müdahalesiyle katliamın durduğunu ifade eden Tatar, Kıbrıs Barış Harekatı ile KKTC’nin kuruluşuna giden sürece değindi.
Kıbrıs Türk halkının kendi geleceğini tayin etme hakkına sahip olduğunu vurgulayan Tatar, Kıbrıs Türk halkının egemen bir halk olduğunu dile getirdi.
“Bundan sonraki süreçte biz de, Türkiye Cumhuriyeti de anlaşma istiyor. O anlaşma, iki devletli siyasettir.” diyen Tatar, Asrın Projesi’ne değinerek, Kıbrıs’a büyük bir zenginlik getirdiğini ifade etti.
Çeşitli konularda iki devletin iş birliğiyle Kıbrıs’ın geleceğini yarınlara taşıyabilmek için önerilerini sunmaya devam ettiklerini belirten Tatar, “İnşallah karşılık bulur.” diye konuştu.
Dünyada yaşanan gelişmelere de değinen Tatar, Kıbrıs’ta barışın, huzurun teminatının Türkiye’nin ülkedeki Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri olan kolordusu olduğunu söyledi.
“Kıbrıs eski Kıbrıs değildir. Doğu Akdeniz eski Doğu Akdeniz değildir.” şeklinde konuşan Tatar, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin en güneydeki Türk devleti olduğunu söyledi.
Tatar, KKTC’nin Türk dünyasının Akdeniz’e açılan bir penceresi, kapısı olduğunu ifade etti.
- Canbey: “Kıbrıslı Türkler ile birlikte olmaktan mutluyuz”
TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanvekili, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Türk Grubu Üyesi ve Türkiye-Arjantin Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı Dr. Mustafa Canbey de, Kıbrıs’ta ve Kıbrıslı Türkler ile birlikte olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.
Kıbrıs’ta bazı çalışmalar ve geziler gerçekleştireceklerini kaydeden Canbey, uluslararası alanda KKTC’nin tanınmasının önemli olduğunu ifade etti.
Canbey, “Cenevre’de bir görüşmeniz olacak. Sizlere başarılar diliyoruz. Büyük bir mücadele yürütüyorsunuz. Bu mücadele de bizler, her zaman sizin yanınızdayız.” ifadelerine yer verdi.
