Akıtan dam tamir edilmeli ve bahçe çapalanmalı.
Hangisinden başlamalı.
Hayır başlamamalı.
Engels Marx ve Lenin dahi Stalin kitapları raftan indirilmeli, göz atılmalı ve ruha uygun gelen satırlar alıntılanmalı.
Alınıtıladık, yıl 1889 muş, 1903 müş, 1939 muş yazıldıklarında hiç dikkate alınmamalı ve şak diye tokat gibi yapıştırılmalı memleketin içinde debelendiği duruma.
Engels o sözü 1880 lerdeki Fransız sosyalistleri için mi söylemiş ne gam, siz deİ 2020 Türkiye halkı,( bardon gancelli ) Türkiye halkları ve Kıbrıs halkları ( bardon lamarina) Kıbrıs’da iki halk yok ki bir halk var ve dahi o halk da sosyalist, komunistlerden oluşur-oluşacak mecburdur oluşacak, siz deyince oluşur, deyin oluşsun.
Marx Hindistan’da dokumacıların baş parmaklarını kesmek gerek üretimin gelişmesi için mi demiş, siz de o sözü tekerleyin ve kim ki Kıbrıs’da, Türkiye’de sözümüz üstüne söz söyler dili susturula, kalemi kırıla ki sosyalizmin, komunizmin KIZIL BAYRAĞI dalgalansın göklerimizde deyin.
Dediniz mi.
Dediniz.
Dediniz de dam akıtmaya devam ediyor ve bahçede, tarlada ekili olanlar çapalanmayı, suvarılmayı bekliyor halâ.
Dönün büyük teorisyenlerin kitaplarına didik didik okuyun. Okurmuşşş gibi yapmayın bu defa okuyun.
Mutlaka kiremitlerin aktarılması için, bahçenin tarlanın çapalanması için hazır bir reçeteleri vardır.
Okuyanlar bulamadı mı. Onlar gibi değilsiniz siz bulacaksınız, bakın okuyun ezber edin, ezber edince vahiy gelir belki Londra’daki, Bamberg’deki, Kremlin duvarındaki kabirlerden.
Gelmedi mi.
Gelir gelir iyice kulak kabartın, açın gözlerinizi kulaklarınızı.
Boş verin Brecht’in ‘ boş laflarla karın doymaz, yiyecek ekmek olmalıdır’ sözüne.
Atın, atın sloganlarınızı göğsünüzü gere gere, hangi hak ve halk sizin şaşmaz sloganlarınızdan önemli olabilir ki.
