İnsanın kendisi demokrat olmadan demokrasi istiyorum / istiyoruz diye tutturması hakiki olabilir mi.
Bu çokça görünen bir durum olmasına karşın hakiki olma olasılığı sıfırdır.
Cevabını en çok bildiği iki iki daha sorusuna, öğretmeni tarafından bütün öğrencilere yönetilmiş olan bu soruya, parmak kaldırıp da öğretmeninden izin istemeden ve almadan dört cevabını yapıştırdığı için takdir beklerken azar işiten / ikaz alan bir çocuğun yaşama sevinci iğdiş ediliyorsa.
Evet beyler hanımlar.
Yaşama sevinci iğdiş edilmiş insanların nüfusun büyük çoğunluğunu oluşturduğu topluluklar ile demokratik bir düzen kurmak mümkün değildir.
Kestirmeden kapatmayalım konuyu da soralım.
Mümkün müdür.
Oyun oynamakta olan bir çocuğa, televizyonda maç izleyen ya da örgü modellerini incelemekte olan anne, evladım bana bir bardak su getir derse bu yapılan şey nedir.
Anne ve babanın çok mühim sandıkları oyalantıları oyun oynamakta olan bir çocuğun oyunundan daha önemli olabilir mi.
Önem ve mühim / ehem sıralamasında çuvallayan ilişkiler toplamından demokrasi çıkar mı.
Bir Özgür Özel ile demokrasi olacaksa bir Kemal Kılıçdaroğlu ile denendi ve olmadı.
Bir Tufan Erhürman ya da Kudret Özersay ve Mine Atlı, Ünal üstel / UBP ile demokrasi olma ihtimali var mıdır.
Evet parti içi demokrasi şart diyeceksiniz ve eksik söylemiş olacaksınız / yetersiz kalacaksınız siz ve öneriniz.
Evde demokrasi, okulda sokakta mahallede köyde kasabada şehirde.
Hangi belediyesinde Türkiye’nin ve KKTC’nin demokrasi var.
Belediye meclislerinin ne işe yaradığını belediye meclis üyeleri bile bilomez ya da umursamaz iken yerel yönetimlerde demokrasi diye tutturmak ezberci kör hafızlık değil midir.
Sadece siyasi partiler değil aile okul da demokratikleşmelidir.
Evlatların hakları olduğunu ebeveynler bilmeli ve sindirmelidir, var mı bu konuda bir ilerleme. Yok
O halde nasıl olur da demokrasi diye tutturursunuz.
Yoksa demokrasi dediğiniz şey beş yılda bir sandık başına gidip de otuz seneden beridir oy verdiğiniz şeye oy vermek mi.