Bütün dünyanın başına bela olan koronavirüs, bütün sektörlerde olduğu gibi turizm sektöründe de çıkış yolları ve çareler aratmaktadır. Herkesin beklediği aşı istenen düzey ve boyutta üretilmedikçe ve kabul görmedikçe dünya rahat yüzü görmeyecek gibi...
Zor günler geçiren turizmciler, maalesef her yıl pandemi öncesinde belirli ülkelerde yapılan Turizm Fuarları’na katılamıyorlar. Dolayısı ile bu yıl “Global Turizm Fuarı Formu” online üzerinden gerçekleştirildi. İyi ki şu “online sistemi” yaratılmış ve bütün dünyadaki turizmciler, nice yatırımcı, eğitimci ve bilim insanları bu sistem üzerinden iletişim kurabiliyorlar, fikir üretiyorlar ve zorlukları yenmek için çabalıyorlar...
“Global Turizm Formu”na katılan ülke sayısı 30’dur. Form genelde Antalya, İstanbul, Moskova, Gana ve Angola’da yapılıyordu. Bu yıl da kısmet böyleymiş.
Form, her yıl çeşitli ülkelerde yerinde yapılan Turizm Fuarları’nda gerçekleşen turizm pazarlarının benzeri gibi görülse de, görsellik ve düzenlenen “workshoplar” ve tanıtım malzemesi alış verişi ve iletişimin en üst düzeyde seyretmesi ile ülkeler turizminin pazarlanmasına benzemez. Formun amacı, “Ne yapabiliriz ve bu badireyi nasıl atlatabiliriz?”dir, esasında. Daha da kestirmeden çıkış yolları aranmasına yöneliktir bu form.
İstanbul Çırağan Palace kompleksinde gerçekleşen oturumda Türkiye Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu’nun kullandığı ilginç bir ifade vardır.
“Yaşanan zorlu süreci fırsata çevirmek ve daha çok çalışmak...”
Gerçekten zaman onu gerektiriyor. Zor günleri fırsata çevirmenin yollarını bulmak hiç de kolay değildir, her gün ölen insanların acıları ötesinde.
Bu oturumda konuşan “World Tourism Form Institute” Başkanı Bulut Bağcı’nın açıklamaları hayli düşündürücüdür. Turizmin şu anda içinde bulunduğu tabloyu gözler önüne seriyor Bulut Bağcı. Bakınız onun açıklamalarına...
“2021’de dünyanın birçok ülkesinde ciddi çalışmalar yapacağız. Çin’e odaklanacağız. Bir yandan da Afrika’da Çad’da Global Turizm Formu düzenleyeceğiz. Sonrasında Ortadoğu ve Pakistan gelecek. Amerika’da da görüşmelerimiz olacak. Şu anda dünya turizm sektöründe koronavirüs nedeniyle 3 trilyon dolar kayıp vardır.”
Hele bir düşünün bakalım bütün dünya ülkelerinde yapılan muazzam beş yıldızlı otellere, tatil köylerine ve daha nice yatırımlara... Ne büyük bir acıdır böylesine önemli sektörün bu kadar büyük bir zarara uğraması.
3 trilyon dolarlık zarar, genel alınan bir rakamdır. Bu rakam da gelirler bölüşmesindeki gibi bölünüp, toplandığında bu zarar çıkıyor ortaya.
Formla ilgili yapmış olduğum internet araştırmamda şunu öğrendim.
“Çok yakın bir zamanda veya 2021 başlarında pandemi süreci atlatılıp, artık dünya fuarlarına katılım ve tanıtım programlarının uygulanması.”
Gerçekte bu, iyi bir stratejidir. Veya bir umuttur. Bu maksat için fiilen gerçekleşecek olan dünya turizm fuarları yeni yılda hayat bulacakmış gibi hazırlıklar yapılıyor. Yapılması da gereklidir bir yerde. Eller kollar bağlı kalamaz. Mutlaka bu zor günlerin geçeceği varsayımı ile hareket edilmesinde yarar var.
“Global Turizm Formu”na online üzerinden katılan Avrupa Parlamentosu Başkanı David Sassoli’nin açıklamaları da hayli ilginçtir. Genel anlamda turizmin geldiği noktayı onun ağzından almış olalım...
“Turizm, Avrupa Birliği’nin en büyük gelir kaynağıdır. 2019’da toplam istihdamın yüzde 11.2’si turizm sektöründe çalışıyordu. Turizm, AB’nin gayrisafi milli hasılasının yüzde 9.5’ini oluşturuyor. AB’nin güçlü işbirlikleri yaparak sürdürülebilir ekonomik büyümeyi sağlaması gerekiyor. Bunun için AB, vatandaşlarının ihtiyaçları ve talepleri doğrultusunda ülkeler arasında yeni seyahat kuralları uygulamalıdır.”
Öyle görülüyor ki pandemi süreci yaşandığı sürece bu ve buna benzer çıkış yolları aranacaktır. Yine de boş durmamak lazım. Bütün dünya ülkelerinin başında olan bu bela hayatımızdan çıkıp gittiği zaman, herhalde hayat da normale dönecek. Hayat normale dönünce de açık kısmen kapatılmış olacak.
Allah turizmcilerin yardımcısı olsun...