Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği Yönetim Kurulu, sağlıklı bir değişim ve yenilik için görevini devretme kararı aldı. Birliğin 11 Ocak Cumartesi olağanüstü genel kurula gideceği açıklandı.
Bu kararı almanın kendileri için ne kadar zor olduğunu tarif etmenin mümkün olmadığını belirten Eczacılar Birliği Başkanı Umut Öksüz, “Ancak erdemli bir duruşun ve cesur bir adımın gerektiği noktada susmak, bizim inandığımız değerlere aykırı olurdu.” dedi.
Bizler Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği Yönetim Kurulu olarak hepinizin taktiri haline gelmiştir ki görev süremiz boyunca mesleğimizin itibarını yükseltmek ve toplumumuza fayda sağlamak adına büyük bir sorumluluk üstlendik. Bu sorumluluğu yerine getirmek için gece gündüz demeden çalıştık, belirlediğimiz hedeflere ulaşmak adına elimizden gelenin en iyisini yapmaya gayret gösterdik.
Göreve başladığımız ilk günlerden itibaren meslek ve ülke tarihinde görülmemiş büyük zorluklarla karşılaştık. Toplumumuzu derinden etkileyen ciddi bir sosyal sigorta olayıyla mücadele etmek durumunda kaldık. Fakat yaşanan tüm zorluklara rağmen, çözüm odaklı yaklaşımımızdan asla taviz vermedik. Yapıcı olduk, yıkıcı olmadık.
Özellikle bu süreçte biz eczacılar her ne kadar yalnız kalsak da, mesleğimizin ve meslektaşlarımızın haklarını savunmak için kararlılıkla tüm gücümüzle mücadele ettik.
Bizler sadece yasal olarak sorumlusu olduğumuz özel eczanelerimizin sorunları ile mücadele etmedik, kamudaki meslektaşlarımızın haklarını savunduk, vatandaşın ilaca erişimi için kesintisiz hizmeti savunduk ve toplumsal tüm mücadelelerde yer almaya çalıştık. Ve hepsine SAMİMİ OLDUK! Her zaman söyledik sağlıkta siyaset yapmadık! Bazen de kendi kendimize soruyoruz, keşke siyaset yapsamıydık aceba diye, tüm özeleştirimizi yaparak dile getiriyorum ki, evet keşke siyaset yapsaydık. Çünkü ülkenin tüm hayati noktaları artık siyaset ile dönüyor. Üzücü, hemde çok üzücü…
· Öncelikle mevcut yönetim kurulumuz 2 Eylül 2023 yılında göreve gelmiştir.
· 1.5 yılda, 3 yıllık emeğe eş değer bir iş, hatta normal şartlarda belki de bugüne kadar görülmemiş bir mesleki hak savaş mücadelesi ortaya koymuştur.
· Fakat dediğim gibi bir çok kez çok ama çok yanlış kaldık.
· Yargısız infazlar yediğimiz , ülkenin en büyük sektörel bazlı hırsızı ilan edildik. Hatta bazı kesimler kamuoyu nezdinde bizlerin altını çizerek ısrarla buna devam etti, fakat günün sonunda herkes gerçeğin ne olduğunu anladı.
· Ama gelin görün ki zedelenen itibarımız geri iade edildi mi? Hayır!
· Aksine, vatandaşın ilaca erişimini daha da zorlaştıran kararlar ısrarla alınmaya ne yazık ki devam edildi.
· Başta yönetim kurulu üyelerim olmak üzere, bizlerin yaşanılan bu süreçlerden artık ne özel hayatlarımız, ne aile hayatımız ne de meslek hayatımız neredeyse kalmamış durumdadır.
· İnanın Bizlerin yaşadığı süreci kimse yaşamasın! Hele yargısız infazı , hiç kimse! Ama bizlerin gözümüzün içine bakarak 1 yılı aşkın yaşattılar. Yazık….
Gelin biraz neler yaptı bu Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği, onlara değinelim…
•Biz yenilikçi gençler ve büyüklerimiz hayata ve sektörel gelişmelere ayak uydurmayı kendimize hedef bildik. Sektörümüzde ilk olan ve Türkiye’de meslektaşlarımız tarafından “keşke bizde de olsa” denilen PharmaOrder adlı yazılımı hayata geçirerek eczacılarımızın depolardan otomatik karşılaştırma yapabilen online ilaç sipariş programını hayata geçirdik.
• KTEB mobil uygulamasını son sürüm halinde hayata geçirdik. Uygulamamız sayesinde vatandaşlarımız, ilaç ve nöbetçi eczane bilgilerine hızlı ve kolay bir şekilde ulaşmaya başladı.Hemde ÜCRETSİZ!
•KKTC Başbakan Yardımcılığı , Turizm Çevre ve Kültür Bakanlığı ile protokol imzaladık.
• İmzalanan protokol gereği Ercan Havalimanı’na kurduğumuz KTEB standıyla ziyaretçilerin acil ilaç ve ecza ihtiyaçlarını ücretsiz bir şekilde aplikasyona bağlanacak kare kod sistemini hayata geçirdik. Böylece ülkemize gelen turistlerin doğru sağlık sistemine ulaşması için yine bir ilke imza attık.
•Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği resmi websitesi olan kteb.org’u güncelleyerek hayata geçirdik. Talep eden ve dileyen bütün basın mensuplarımıza nöbet çizelgelerinin ana şemasını vatandaşa sunabilmeleri için kendilerine ücretsiz olarak sağladık.
•Tarihte ve sektörümüzde ilk olacak en büyük adımımız ise Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği Satış Terminal Sistemi’nin yazılımını tamamladık. Şu an demo çalışmaları bitmek üzere ve yakında hayata geçirilmesi hedeflenmektedir. (İçeriğini sözlü olarak anlat) .
•KTEB STS ile en büyük hedeflenen nokta ise ilaçlar üzerindeki sarı etiketin yetkili kurumlarımızın emirnameleri çerçevesinde düzenlemeye gidilmesidir. Hedefimiz sarı etiket karmaşasının artık ortadan kalkması ve vatandaşların eczanelere gittiklerinde diledikleri ilaç fiyatlarını kasa önlerinde bulunan karekodlardan görmeleri ve güncel satış fiyatlarının etiketleri eczacılar tarafından hastanın gözü önünde KTEB STS’ye entegre olan cihazlardan çıkartılıp, o an orada ilaç kutusu üzerine yapıştırılmasıdır.
•An itibariyle ilgili bakanlık ile bu konuyu son noktaya doğru getirmiş durumdayız. Umarım en ufak bir aksilik yaşanmadan yıllar sektörün beklediği bu konu artık sonlanır . Bu kapsamda da bakanlığımıza yıllar sonra bu konuda adım attıkları için teşekkür ederiz.
•Hepinizin bildiği üzere ülkemize ilaçların %70-75 ‘i Türkiye’den gelmektedir. Fakat ilaç tedariklerinde ve üretiminde dünyada olduğu Türkiye’de de bu konudan sıkıntılar yaşamakta ve dolaylı olarak bizleri de etkilemektedir.
•Unutmayın ki bu ülkede ne ilacın fiyatını belirlemek , ne de ilacın temini bizlerin (KKTC’nin) elinde değildir.
•Bundan dolayıdır ki bizlerin özellikle Türkiye’deki meslektaşlarımız ve meslek odaları ile sürekli bağlarımızı geliştirmekte ve birlikte projeler üretmeye çalışıyoruz.
•Bu basın açıklaması vesilesiyle de, Türkiye’deki tüm meslektaşlarıma seslenmek istiyorum. Mesleğinize sahip çıkın, haklarınızı sonuna kadar savunun. Temsil organınıza baskı yapın, sağlıkta siyaset yapmasınlar! Sizler bizlere nazaran maddi manevi çok daha fazla kurumsal ve güçlü durumdasınız! Özellikle gıda takviyelerinin market, internet , kısacası eczane dışındaki satışına engel olan Kıbrıs Türk Eczacılar Birliğini ve Kıbrıslı meslektaşlarınızın duruşunu örnek gösterin! Siz orada dik durduğunuz sürece buradaki ilaç ve ecza piyasası varlığını devam ettirecektir.!
• Tüm bunların yanı sıra, bizler defakez Türkiye’ye resmi davet ve ziyaretlerde bulunduk. Bu ziyaretlerimizde sadece vatandaşın ilaca erişim sıkıntıları ve eczanelerimizin sıkıntıları değil , ECZA DEPOLARIMIZIN yaşadığı sıkıntıları dile getirerek çözüm yolları ürettik, çözdük. Türkiye’den KKTC’ye ilaç ihracatı önündeki gümrük ve harç engellerini kaldırmak için mücadele verdik ve olumlu sonuçlar aldık.
•Türkiye İlaç Tıbbi Cihaz Kurumu Başkanı ve yetkilileri ile görüşmeler gerçekleştirdik.
•TBMM’de üst düzey görüşmeler yaptık.
•Henüz daha 3 ay önce FIP CEO’su, İspanya Sağlık Bakan Yardımcısı, Portekiz Sağlık Bakanı ve DSÖ en üst düzey 2 pediatri doktoru profesörler ile ülkemiz sağlık sistemi ve ilaç – ecza konuları ile birebir görüşmelerimizi Kopenhag’da BM binasında görüştük.
•Hatırlayacaksınız, ülkemize 2022 sonunda 2 ay boyunca ilaç ithalatı gerçekleştirilmemiştir. Türkiye’de pandemiden dolayı ilaca arz ve talep yoğunluğundan dolayı ilaçlara ihracat yasağı konmuştu. İlgili ihracat yasağının önünü kaldırmak için burada tüm yetkililere gitmemize rağmen hiçbir çözüm elde edilememiş ve son olarak KTEB-TC Lefkoşa Büyükelçiliği ortaklaşa çalışma sonucunda ülkemize ilaç ithalatı sorunu ortadan kalkmış, vatandaşa ilaca erişimi yetkililer değil bizler sağlamıştık.
•Hatta o dönem Mersin limanında ecza depolarımızın TIR’ları günlerce beklemiş ve sorunu yine bizler çözdük.
•Kısacası bizler iki ülke arasındaki sektörümüzle ilgili konularda omuz omuza verdik, karşılıklı saygı çerçevesinde yol yürüdük. Oradaki tüm meslektaşlarıma ve bizleri ağırlayan, sorunlarımızı dinleyen ve çözüm yolunu ortaklaşa bulduğumuz yetkililere de ayrıca teşekkür ederim.
•Pandemi arkadaşlar… Anlatmaya kelimeler, cümleler, sayfalar, saatler ne de aylar yetmez. En önde yer aldık! Koruyucu sağlık önlemlerini duyurduğumuzda ( sıralı girişler, maske uygulaması, kapıdan hizmet vs.) henüz daha komşu ülkelerimizde dahi yoktu. Uyguladığımız koruyucu sağlık önlemlerinin posterini hazırladık. FIP’e gönderdik , FIP kendi hazırladıklarını ve bizimkileri Türkçe’leştirdi ve dünyada Türkçe konuşan bütün ülkelere “Eczanelerde eczacıların uygulaması gereken kurallar” başlığı altında KTEB logosu ile gönderdi. Dünyaya bilgimiz ve emeğimiz sonucunda kendimizi tanıttık! Hemde Pandemide!
•İnsanlar hekimlerimiz ile bizleri gece saat 20.00’de ellerinde tabak tencere ile balkonlarda alkışladılar.
• Pandemi döneminde ilaca uygulanan harçları kaldırarak vatandaşın ilaca daha uygun fiyatlarla ulaşmasını sağladık.
•Antijen test uygulamasını eczanelerden hayata geçirdik! Yine komşu ülkelerden örnek gösterilen uygulamayı yaptık! Önce güneydeki meslektaşlarımız uygulamaya başladı, ardından TC’deki meslektaşlarımız bizleri örnek göstererek ayni uygulamayı yapmak istediler. Fakat başaramadılar. Peki bizde ne oldu biliyormusunuz? 2022 Aralık ayında Sanayi Odasında yaptığımız basın açıklamasında eczanelerde başlattığımız bu uygulama ile ilgili detaylı çalışma ve hesaplama yaptık. Devleti milyonlardan kurtardık ve 1 kamu sağlık personelini 365 iş günü yükünü aldığımızı ıspatladık.
•Arkadaşlar eczaneler bu ülkede vatandaşın girdiği ilk sağlık durağıdır. Unutmayın bunu!
•Hastanemiz yanmıştı, hastanemizin bir çok bölümü dışında eczanesi de yanmıştı. Ordaydık arkadaşlar, o ilaçları kamudaki eczacı arkadaşlarımızla birlikte taşıdık dışarıya…
• Mersinlik yangınında 3 gün boyunca medikal destek sağladık, sahada aktif rol aldık. Göz damlalarını emekçilerimize kendi ellerimizle damlattık.
•Yıllar önce Kalkanlı’da çıkan acı yangından sonra Kalkanlı’ya 14 dönümlük orman arazisi kazandırdık. Oradaki toprak altı ve üstünde kalan endemik bitkileri koruma altına almaya çalıştık. Neredeyse 10bin’e yakın fidan ektik. Herseye bakımını üstlenmekle birlikte, yaz girişleri yangına sebebiyet verilmesin diye otları kesmekteyiz.
•Yeşil Okullar Projesi’nde aktif yer alıyoruz.Bu bağlamda Girne’nin en büyük liselerinden bir tanesiyle projeler gerçekleştireceğiz. Kısacası sadece canlıya değil, doğaya da sahip çıkıyoruz!
•Sınırüstü Yaşlı Bakım Evi olaylarını hatırlıyorsunuz değil mi ? Olayı başından öğrenir öğrenmez orada yer aldık KTEB olarak. Yaşanan trajediye sessiz kalmadık! Orada 100lerce adet yeşil reçeteye tabii tarihi geçmiş ilaçların büyüklerimize verildiğini tespit ettik. Anında müdahale ettik. Ve ilgili konuyu polise ifade vererek aktardık!
•Askerimiz ile sürekli iş birliği içinde olduk! Askerimizde yer alan meslektaşlarımızın ilaç işlem ve geri ödemelerinde kendilerine iş yüklerinin azalması için yazılım programı ve barkod okuyucularını ücretsiz temin ettik.
•Özellikle Nöbetçi eczanelerimizde yaşanan güvenlik sıkıntılarına karşı Polis Genel Müdürlüğümüz ile iş birliği gerçekleştirip, belli başlı aralıklarla nöbetçi eczanelerimizin bulunduğu noktalarda devriyeleri artırdık .
•İçerisinde bulunduğumuz asırlık bina olan Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği Merkez Hizmet binamızı ve eczacılık müzemizi hayata geçirdik. 1 senede 300’e yakın ziyaretçiyi müzemizde ağırlamayı başardık.
•Sadece günümüze değil, geçmişimize de sahip çıktık. Kamran Ablamızı anısını yaşatıyoruz, kendisi ve kardeşinin kabirlerinin hersene bakım ve temizliğini biz Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği olarak yapıyoruz.
•Bugünlerde kendisine en fazla ihtiyacımız olan Mertdoğan Soyalan abimizi anıyoruz. Toplantı salonumuzun adını ona verdik, anısına etkinlikler düzenledik.
•Meslek tarihimizde yine ilk kez KTEB Üye Kartlarını hayata geçirdik. Şu an için başta sağlık hizmetleri olmak üzere, üyelerimiz 20’e yakın kurum ve kuruluşlardan indirimli yararlanmaktadırlar.
• Meslektaşlarımıza işaret dili ve yabancı dil (Yunanca) eğitimleri düzenledik.
• Meslek içi eğitimler ve çeşitli projelerle eczacılık mesleğini daha ileriye taşıyacak adımlar attık.
• Majistral reçete kitapçığı ve KTEB dergisini yayımladık.
•Yıllarca bekleyen meslek yasamızı tadil ederek sonunda hayata geçirmenin haklı gururunu yaşadık.
• 6 Şubat depreminde, Hatay Samandağ’a sağlık desteği ulaştıran ilk ekip olduk ve 7 tır ilaç yardımı sağladık. Hatta bununla kalmayıp tarihimizde ilk defa Türk Eczacıları Birliği tarafından talep listesine istinaden 4bin kutu ilaç ürettik. Onları Adıyaman’a gönderecektik , fakat ne hikmetse 7 tır ilaç gönderen kuruma bu sefer ürettiğimiz ilaçların gönderilmesine izin vermediler. Kimse de bir resmi açıklama gerçekleştirmedi.
•Yine ayni dönemde tüm eczacılık fakülteleri ile iş birliği içerisinde, Fakültelerin teknoloji laboratuvarlarında hocalarımız ve öğrencilerimiz tarafından oksijenli su , sarı ilaç gibi tıbbi malzemeler ürettik ve deprem bölgelerindeki sağlıkçılarımıza kullanılmak üzere gönderdik.
•Erenköy’de sahile vuran mültecilerin tüm tıbbi ve ilaç giderlerini karşıladık.
•Mülteci hakları derneğimiz ile iş birliği gerçekleştirip ülkemizde sağlık yönünde yardıma muhtaç mültecilerimize sahip çıkmayı başardık.
•Başta Girne bölgesi olmak üzere Nöbetçi eczane sayımızı 3’e çıkardık. Mesarya bölgesinde nöbetçi eczane uygulamasını iyileştirdik.
•Çocuk onkoloji servisine sponsorlarımız sayesinde destek olmayı başardık.
•Kamu görevi gören Eczanelerimizde yer alan ECZANE tabelalarının vergilendirmelerindeki ücret konusunda belediyeler ile görüştük.Kısmi İyileştirmeleri başardık.
•Birçok sağlık kurumu başta olmak üzere, kurum ve kuruluşlar ile iş birlikleri yaptık.
•Sadece sağlık örgütleri de değil, okullarımıza yardımlar gerçekleştirdik. Laboratuar önlüklerinden tutun, laboratuvarlarda kullanılmak üzere hammaddeleri öğrencilerimize sağlamayı başardık.
•Eczacılarımızın içerisinde bulunduğu ekonomik zorlukları göz önünde bulundurarak özellikle bankalar ile eczacılarımıza özel bir çok projeler üreterek meslektaşlarımızın kullanımına sunduk.
•İlaç ve Eczacılık Dairemize sahip çıktık! Oradaki meslektaşlarımızın KTEB üyesidir bizi ilgilendirmez demedik! Haklarını savunduk, FASIL 254’ün bir an önce değişmesini talep ettik!
•İlaç Eczacılık Dairesi ve SSD’ne sözleşmeli eczacı alınmasını sağladık.
•Ülkeye İlaç ve Takip Sistemini Öğrettik!
•Bu ülke artık kendi ilacını üretmelidir dedik!
•Devletin ilaç politikalarında aktif rol almayınız dedik!
•Devlet erkanından kim ne zaman yardım istediyse orada olduk, hemde her zaman!
Ve sizlere sayacağım daha onlarca madde var…
Fakat geldiğimiz noktada bizlerin bir kan değişimine ihtiyacının olduğu kanaatine varmış bulunmaktayız.
Bugüne kadar belirttiğim gibi sağlıkta siyaset yapmamakla birlikte kimsenin “ adamı “ olmadık. Öncelikli sorumluluğumuz meslektaşlarımız ve vatandaşımız dedik…
Görev süremiz boyunca sürekli vatandaşın ilaca erişiminde yaşadıkları sorunların çözümü için savaş versek de görüyoruz ki alınan kararlar vatandaşın ilaca erişimini sürekli sekteye uğratmıştır.
Ancak tüm bu başarılarımız, özel ve aile hayatımızı neredeyse yok etme pahasına gerçekleşti. Bu yoğun süreçte, karşılaştığımız haksız eleştiriler, mesleğimizin itibarını zedeleyen yargısız infazlar ve yalnız bırakılmamız, görevimizi artık sonlandırma kararımıza da ne yazık ki destek olmuştur.
Bugün burada, Kıbrıs Türk Eczacılar Birliği Yönetim Kurulu olarak büyük bir sorumluluğun gereği olan bir kararı sizlerle paylaşmak üzere toplandık. Bu kararı almanın bizler için ne kadar zor olduğunu tarif etmek mümkün değil, ancak erdemli bir duruşun ve cesur bir adımın gerektiği noktada susmak, bizim inandığımız değerlere aykırı olurdu.
Görev süremiz boyunca mesleğimizin onurunu korumak, itibarını artırmak ve halkımıza layıkıyla hizmet etmek adına her türlü zorluğu göğüsledik. Ancak bugün geldiğimiz noktada, sağlıklı bir değişim ve yenilik için görevimizi devretme kararı aldığımızı duyuruyoruz. Bu karar, cesaret isteyen ve sorumluluk gerektiren bir adımdır. Çünkü gerçek liderlik, samimi bir yönetim yalnızca başarılarla değil, gerektiğinde yerini yeni fikirlere ve enerjilere bırakabilmekle de ölçülür.
Bu bağlamda bugüne kadar bize destek veren, güvenen ve mücadelemizde yanımızda duran meslektaşlarım başta olmak üzere görev sürem boyunca ailesini, çoluğunu çocuğunu, işini gücünü hatta sağlığından fedakarlık eden tüm ekip arkadaşlarıma ve sekreterlerime teşekkür ederim.
Bizler üzerimize düşeni yaptık, bundan sonrası için bayrağı devredeceğimiz kişilere başarılar diliyoruz.”