Zeytin toplamak düşünmektir.

Ve bir tek ağaç, bir kök kereviz ya da menekşe, al yaprak ekecek kadar toprağınız varsa onu parke döşemek düşünmemektir.

Düşünmememizi istiyor dünyanın devletlerin ve büyük şirketlerin kurulu düzeni.

Bütün entel bireyleri KKTC’nin ‘ Kıbrıs kültürü’ der iki lafın üçünde ve ekler ‘ Kültürümüzü yaşatmalıyız yaşatacağız’

Haklılar, haklılar çünkü Lefkoşe değil Lefkoşa ve Magosa değil Mağusa olan şehirlerimiz parke döşeliydi yüzyıllardan beri.

Haklılar çünkü kendileri ilkokula giderlerken ( yaşıtlarım ve 60 yaşın üstündekiler ) okulun paydos zili çaldığında öğrenci olarak ilk yaptıkları işin, oturdukları sandalyeleri ters olarak sıranın üstüne koymak ve böylece sınıfları süpürecek olan bevvaplara çok büyük bir kolaylık sağlamak değildi.

Haklılar çünkü nüfusu milyonları bulan ve aşan devletlerde, ülkelerde doğup büyüdükleri için kentsoylu hatta aristokrat evlatları olarak büyüdükleri için, her yıl 15 tane kemancıyı, 16 tane ressamı, 6 tane piyanisti mezun etme potansiyeli olan Güzel Sanatlar Ortaokulu ve Lisesi kadim kültürümüzün mirasıdır.

Ünlü balet Nureyev Aysergi doğumlu olduğu için, evlatçıklarımızın başta bale olmak üzere latinosundan sambasına,  valsine kadar her türlü varyetik dans kursları olmazsa olmazımız oldu.

Düşünmek öyle sıradan ve doğumla kazanılan bir özellik değildir çaba ister, bilgi ister, bilgi açlığı ister, merak ister sorgulamak ister, bunlar yapılınca kazanılabilen çok önemli bir özelliktir hatta erdemdir demek bile mümkün.

Dünü bilerek yarını hayal etmektir düşünmek.

Veriliyi bilmek ve veriliyi geliştirmektir düşünmek.

Eğitim şarttır evet bu bir veri, KKTC de nasıl bir eğitim ile, verinin üstüne dünden kalan mirası da dikkate alarak nasıl eğitim sorunsalını çözmektir düşünmek.

Demokrasi ve siyasi partiler veri ise, verili ise, bunların üstüne yan gelip yatarak geçen 50 yıl bize verili olan ile yetinince, bu gün içine düştüğümüz berbat durumdan ötesini gösteremez.

Demokrasi ve siyaset, partiler meclis hükümet verilerinin, verililerinin üstüne kendi süzgecimizden yaşadıklarımızdan damıttıklarımızı eklemeyeceksek.

Verili düzen ile devam.

O zaman haydi mahalle bakkalına- marketine dört çeker otomobillerle gitmeye ve bale kursundan alıp evladı parke yürüyüş parkurunda yürümeye devam.

Siyaset yapıyoruz diye her parti ve partilinin diğerlerine laf sokmasına devam.