Evvel emirde şunu söyleyim, top oynamak, futbol oynamak sivildir, federe olup da müsabaka formatında maç yapmak resmidir.
1960 ların gazetelerinde spor sayfalarına bakarsanız şöyle küçük başlıklar görebilirsiniz, ‘ Ay varvara 4 - Ay Antroligu 3, Kanlı Mescit 7 – Kara Buba 2, bunlar federe maçlar değildi, mahalleli, köylü toplaşır boş bir arazide, köyün harman yerinde karşılıklı konan ikişerden dört varil arasındaki alanda eski bir futbolcunun hakemliğinde maç yapıp eğlenirlerdi.
82 den vaz geçtim, yetenek diyebileceğimiz 42 futbolcu adını bir çırpıda sayamadığımız KKTC’nin bu günlerinde 82 çim saha varsa ve futbol açıkgizli profesyonel olarak antrne ediliyor ve müsabakalar yapılıyor, milyon liralara transferler yapılıyorsa aman dikkat.
Dikkat ki; 75 seyirci ile oynan müsabakalarda milyon liralık futbolcular varsa, o değirmenin suyu nerden diye sorgulanmalı.
Düşüncesiz ve plansız yoksul bir devlet ortamında Avrupa’nın orta sınıflarından aşağıya düşmeyen bir tüketim alışkanlığının bizi getirdiği nokta işte bu ömür tükettiğimiz berbat durum.
Memnun değilsek kendimize gelelim ve kendimiz olarak ayağımız ile yorganımız arasında bir doğru orantı kuralım.
Yok eğer bu çağda ayak yorgan oranlaması çağ dışılıktır derseniz.
Yılda 365 gün üzüm, kiwi yemenin, üç yılda bir otomobil, her yeni modeli ile telefon değiştirmenin, nikahı düğünü lüks otellerde yapmanın, yılda iki üç kez yurt dışına, haftada üç gece dışarda yemeğe çıkmanın bir bedeli var ve bu bedel ne yazık ki vergi ödeme değil, kara paraya iklim sağlamaktır.
Kendine yetecek kadar bakliyat, hububat hayvan yemi, sebze yetiştirmekten aciz bir ömür tüketme, güzel ve doğru olan ne varsa onların tüketilmesi ile olası ve tüketiyoruz güzel ve doğru olan her şeyi, değer yargısız bir ömür eşyalara mahsustur, eşyaların bir fiyatı vardır ve fakat değer yargıları yoktur.
Partimsiler devlette bakanlıklarda, maaşlarda tasarruf tedbirleri ve planlı bir ekonomi, tarım sağlık eğitim spor için kılınızı kıpırdatacak mısınız yoksa bir birinize lâf sokmayı memleket meselesi zannetmeye devam mı edeceksiniz, Allah sizi alkışçılarınıza fanatiklerinize holiganlarınıza bağışlasın, lafazanlığa devam edin, nasıl olmasa tuzunuz kuru