İki farklı insan iken sevgililer, aşık olduklarında birbirlerine artık tek olduk derler ya çoğu kez, kanımca, aşkın esrarengiz gücünü vurgulamaktadır bu sav...
Belki duygu dünyasında geçerli, bilim ve mantık için bir mübalağa...
İki ayrıcalıklı kişilik ne kadar benzeseler de birbirlerine duygu ve düşüncelerde olsa da yakınlıklar ve benzeyişler, bir olmak yaratılışın gerçeği ile bağdaşmaz...
Doğa bireyleri farklı yaratmıştır birbirlerinden...
Aynı olmaz tek yumurtadan oluşan bireyler bile...
Ne kadar benzeseler de...
Farklı isimlerle anılırlar ve çağrılırlar farklı isimlerle onlar.
Kişiliklerinde de farklar var zeka düzeyleri bile çok yakın olsa da aynı olamaz aşkın birleştirici gücü inkar edilmez. Ancak farklılıklar zorunludur doğa kurallarınca.
Örneğin eşitlik ne gerçektir ne de bulunur doğada cisimler ne kadar benzeseler mutlak anlamda eşit değiller.
Aklın mükemmelerindendir eşitlik.
İyilik, güzellik, doğruluk gibi.
O halde bireysel farklıkların anlamı ne? Farklılıklar var ki hoşgörü sayesinde barışa dönüşür rekabetler, çatışmalar kavgalar...
Yoksa hoşgörü olmasa dünyada huzur kalmaz. Toplumsal düzenin de birlik ve beraberliğin de barış ve huzurun da en önemli koruyucusudur hoşgörü...
Eğitimin en başta gelen hedefidir hoşgörü...