Kötülük ne kadar çıkar sağlarsa sağlasın insana.
Hayal edilen refaha ulaştırsın kedisini.
Farkındadır insan yürümekte olduğu yolun yanlış olduğunu.
Belki maddiyatın verdiği imkanlar gölgeleyebilir bir süre ,haksız da olsa bir şöhret bile kazandırabilir insana...
Bunlar kalıcı olmaz...
İnssnların ortak aklında ideal olan kötülük olamaz.
Neden kötülük yoluna sapan insanlar evlatlarının iyi ve doğru yetişmelerini ister.
Demek ki vicdanın sesi ona hep doğruluğu ve iyiliği söyler.
Değil mi ki düşüncelerle edimler zaman zaman çelişebilirler.
Bu durumlarda eylemler kontrolden çıkar.
Böyle olunca da yanlış yola sapabilir insanlar.
Fakat kötü bile olsalar doğruları da bilirler yanlışları da iyilikleri de kötülükleri de günahları da sevapları da bir insan düşünün ar ve namus yolundan sapmış.
Hep kötü yolları tercih etmiş yaşamında bir işi başarmak için.
Bunum gibi çok insanlar var.
Ama emin olunuz ki bu insanların hiç biri kızdığı ve küfrettiği zaman bir namussuza bre namuslu veya bir kötüye bre iyi insan dememiştir.
Demek ki her insan ister iyi olsun veya isterse kötü vicdan sahibidir.
Vicdan Tanrının sesidir derler.
Tanrı her zaman doğrudan, iyiden, güzelden yanadır.
Kendini dinlemesini bilen her insan Tanrının sesini duyar.
Fakat kötülüğü tercih edip o sesi duymayanlar pişman olmak pahasına bildiklerini okurlar.
İman bence Tanrının sesi ile birlikte yaşamaktır.