Mavişim

İlk kez değildi buluşmamız, Ayni mekanda Hatta aynı mekanın Nerdeyse, Ayni noktasında...
Ama bu kez  bir farklılık oluşmuştu  gökyüzünde....
Ve bakmıştık semaya ayni anda anlaşmışçasına birlikte... Meğer yeni oluşmuş gök kuşağıydı ilgimizi çeken Ve renk seçmeni istemiştim, gök kuşağının renklerinden...
Ve sen mavi demiştin hiç düşünmeden. Bense gözlerinin maviliğini çok sevdiğimden
Kutlamıştim seçimini,elini alarak avcumun içine... Ve seçeneğini çok beğendiğimi söylemiştim  tekrarlayarak bir kaç kere...
Bilirsin ki, O günden sonra mavişim dışında farklı bir hitapta bulunmamıştim sana  bir kez bile,hala daha....

Bülbüller Suskun
Baksana eser yok  Kuş seslerinden Bu sabah başka sabah Bu kadar sükunet!
Yakışmıyor Gün doğuşuna ...
Hep kuş sesleriyle alışmışız Uyanışın dinginliğini yaşamaya En güzel umutlarla açmışız gözlerimizi bugüne kadar gün doğumuna.
Kuş cıvıltılarıyla... İnsanoğlu, Birlikte doğar, Birlikte yaşar kuşlarla,dostça... Alışılmışlığın gereği olarak...
Onlarsız yaşam sanki, duygudan yoksun bir olay..
Hüzüne çanak tutuyor onlarsız doğa.... Bilirim adım gibi sebebini ve eminim buna. Küsmüş tomurcuklar ölümcül sıcaklara....
Güller boykotta ...tomurcuklarına kıymıyor. Buna dayanmak kolay olmaz...katlanmak zor... Ama dayanmaktan başka çare yok...
Görür gibiyim güzün serin rüzgarlarını ötelerde... Görüyorum işte..
Dayan güllelerim,dayanın güzellerim... Sabır en en büyük erdemindir senin
Güz kapında bekliyor.