Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulunda Başbakanlık bütçesi görüşülüyor.
Bugünkü Genel Kurulda ilk olarak onaya sunuşlar yapıldı.
BRTK 2024 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı, Vakıflar İdaresi 2024 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı, Din İşleri Dairesi 2024 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı, Yayın Yüksek Kurulu 2024 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı ve Kişisel Verileri Koruma Kurulu 2024 Mali Yılı Bütçe Yasa Tasarısı’nın üçüncü görüşmesine ilişkin tezkereler okunarak, oy birliğiyle kabul edildi.
Ardından 1 milyar 82 milyon 8 bin 700 TL’lik Başbakanlık bütçesinin görüşülmesine başlandı.
-Şahiner
Bütçe üzerine ilk sözü alan CTP Milletvekili Salahi Şahiner, “özellikle medyada, kamuoyunda Başbakanlık’ın eleştirilerin odağı haline geldiğini” savunarak, yanlış adımların faturasının Kıbrıs Türk halkına çıktığını kaydetti.
Kıb-Tek’te yaşananlara değinen Şahiner, kısa süre içerisinde karanlıkta kalınacağına yönelik iddialar olduğunu söyledi. Alım garantisi olmayacak dendiğini ancak eskisini aratan bir durumda olunduğunu dile getiren Şahiner, Kalecik-3 sözleşmesine dair eleştirilerde bulundu. Şahiner, Aksa’ya ödenecek kira bedeliyle kuruma yatırım yapılabileceğini dile getirdi.
“5 yıl içerisinde kablo gelmezse, Aksa sözleşmesi feshdilecek” denildiğini ifade eden Şahiner, Kalecik-3 sözleşmesiyle, 5 yıl sonra kablo gelmese de Aksa’nın aynı yöntemle fahiş fiyata fuel oil ile elektrik üretip, Kıb-Tek’e satacağını ve Kıbrıs Türk halkının bunu ödemek zorunda kalacağını söyledi.
Şahiner, sözleşmede fesih ile ilgili bir şey olmadığını kaydetti.
“Sözleşmeyle ihaleye konu olabilecek bir başlığın ilgili şirkete peşkeş de çekildiğini” iddia eden Şahiner, sözleşmeyle enerji maliyetlerinin iki katına çıkabileceğini kaydetti.
Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu ise yerinden söz alarak, bir sözleşme olduğunu ancak bu endişeleri ortadan kaldıranın TC ile KKTC arasında mutabakat zaptı olduğunu belirtti.
Devlette dijitalleşmeyle ilgili çalışmaların istenilen hızda gitmediğini ifade eden Şahiner, e-devlet ile ilgili yasa geçerken, kadroların doldurulmasının önemli olduğunu söyledi. Liman İşçileri Şirketiyle ilgili Bakanlar Kurulu kararı çıkartıldığına işaret eden Şahiner, devletin başının ağrıtılacağı bir karar alındığını kaydetti.
İstatistik Kurumu’nun açıkladığı hayat pahalılığı oranlarının gerçeği yansıtmadığını dile getiren Şahiner, kurumun önemine dikkat çekti. Şahiner, Meclis’in yasama faaliyetlerinin etkin yapılabilmesi için Merkezi Mevzuat Dairesi’nin güçlü bir kadroya sahip olması gerektiğini de belirtti.
-Erhürman
CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da konuşmasında, Aksa ile imzalanan sözleşmeye değinerek, sözleşmede Aksa ile KKTC’nin taraf olduğunu, TC’nin taraf olmadığını belirtti.
Hazırlanan ve taraflar arasında imzalanan sözleşmede fizibilitesi yapılmayan bir şeyle ilgili “sözleşme imzalanacaktır” denilemeyeceğini kaydeden Erhürman, “Fizibilite raporu yokken enterkonnekte geliyor diyen sizsiniz” dedi. Erhürman, fizibilite olmadan bunun söylenmesinin “mevsimsiz” olduğunu söyleyerek, “Konuşabileceğiniz bir ortam yok” şeklinde konuştu.
Aksa'ya ilişkin sözleşme yazım aşamasında iken, taslak halinde gönderilmesi halinde hukukçu olarak yardımcı olmaya hazır olduğunu söylediğini dile getiren Erhürman, “İddia ediyorum bu sözleşmenin imzalandığından haberi olmayan bakanlar vardı” dedi.
Erhürman, “Derdimiz bu memleketin bundan sonrasında enerji meselesini güvence altına almak” şeklinde konuştu.
“4 sene önce yanlış dediğiniz şeyi defalarca yapıyorsunuz” eleştirisinde de bulunan Erhürman, “Meclis’te bize karşı sorumlu olan Kıb-Tek değil, Ünal Bey'dir” dedi.
“Her bir bakanlık şato… Şatolar arası şimşekler çakar” diye konuşan CTP Genel Başkanı Erhürman, elektrik zam oranının 6 saat içerisinde nasıl düştüğünü de sorguladı.
Kıb-Tek’e yeni santrallerin alınmadığını, yatırım yapılmadığını dile getiren Erhürman, ihalesiz akaryakıt alımı ile ülkenin zarara uğratıldığının kabul edildiğini söyledi. Erhürman, “Bu ciddiyetsizlikten, bu halden, gına geldi” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Tatar’ın yabancılara mal satışıyla ilgili açıklamasına işaret eden Erhürman, Cumhurbaşkanlığı makamından "sözleşmeyle yapılan satışın önüne geçilmesi için gerekli düzenlemeler yapılıyor açıklaması gelmesinin", “sözleşmeyle satışı yapabildiğiniz kadar yapın” anlamı taşıdığını söyledi. Erhürman, “Yürüyün da korkmayındır bu” dedi.
“Niyet nedir?” diye soran CTP Genel Başkanı Erhürman, “Niyetiniz varsa getirin olağanüstü toplantı yapalım ve sözleşmeyle satışı şimdi yasaklayalım” dedi.
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı’nın bir gazetedeki “Ercan’da sabotaj şüphesi” açıklamasına işaret eden Erhürman, “Her memlekette sabotaj girişimi olabilir” diyerek, Bakanlık koltuğunda oturan birinin sabotajdan bahsetmesi durumunda bunu ispatla mükellef olduğunu söyledi.
-Erhürman ile Arıklı arasında sabotaj tartışması
Erhürman, “Elektrik Kurumu’yla ilgili sabotaj olduğunu ispatlayın birinci ben peşine düşeceğim” dediğini hatırlattı.
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı’nın, “Adamlar görüntülerle yakalandı” yanıtı üzerine, Erhürman, “Nerededir şimdi?” sorusunu sordu. Arıklı ise, “Onu size sormak lazım” dedi. Erhürman, Arıklı’nın ne demek istediğini açıklamasını istedi.
Arıklı, “Muhalefet olarak konuyu niye takip etmiyorsunuz onu soruyorum” diyerek, “Sabotaj yoktur, girişim yoktur deyip, olayların örtbas edilmesini sağlıyorsunuz” şeklinde konuştu.
Erhürman ise, “Bu ülkede bakan olan biri ‘sabotaj yapan nerededir şimdi?’ diye sorduğumda, ‘sana sormak lazım’ diyor” dedi. Bunun üzerine Genel Kurul’da sesler yükseldi.
“Akıldan uzaklaştın, ağzından çıkanı kulağın duymaz… Bu kadar ciddiyetsizlik, bu kadar rezillik olamaz” diyen Erhürman, hiçbir kurumun mensubunun hatasına sahip çıkmadığını kaydetti. Erhürman, sabotaj varsa bunun karşısında olacaklarını söylediklerini belirtti. Tufan Erhürman, “Bu hükümet değil, kendi içinde bir klan” diye konuştu.
Bir gazetedeki başlığa da değinen Erhürman, 2022, 2023 yıllarındaki bütçe rakamlarını vererek, bütçedeki öngörüsüzlük üzerine eleştirilerde bulundu. “Bütçe bir öngörüdür” diyen Erhürman, bütçede yüzde bin kusur sapma olduğunu belirtti.
CTP Genel Başkanı Erhürman, “Bunların hepsinin toplamı bir ciddiyetsizliktir, kifayetsizliktir” diye konuştu.
Memleketin çok kritik bir eşikten geçtiğini dile getiren Erhürman, “3 sene sonra bu memleketi tanıyamaz hale gelebiliriz sözümde iddialıyım” dedi. Erhürman, “Bir an önce halka gidelim, halk ne derse o olur” çağrısı yaptı.
-Özuslu: “Türkiye eğer bizi tanıyorsa takımlarımızla resmi maç yapsın”
Konuşmasında "jet raporu" ve "Kıb-Tek’te ihalesiz yakıt alımı" konularına değinen ve bu dosyalardaki son durumu soran Özuslu, Türkiye’ye girişine izin verilmeyen KKTC vatandaşlarını da gündeme getirerek sorular sordu.
Şu ana kadar 12 KKTC vatandaşının Türkiye’ye alınmadığını anımsatan Özuslu, “Bunu nasıl olur da seyredersiniz. Bu insanlar bu ülkenin vatandaşı değil mi? Yargısız infaz değil mi yapılan? Bu insanlar kime başvursun?” diye sordu. Özuslu, bu tip olayların TC ile KKTC arasındaki ilişkileri zedelediğini de ekledi.
Özuslu, hükümetin Türkiye’de deprem bölgesine yapılacağını söylediği 500 konteyner evi de sordu.
Sporun Başbakanlığa bağlı olduğunu belirten Özuslu, “Spora ayırdığınız kaynağın yeterli olduğunu düşünüyor musunuz? Bireysel sporlarda başarılı olan sporculara eşit davranıyor musunuz?” sorularını sordu. Türkiye takımlarının KKTC takımları ile maç yapmadığını da ekleyen Özuslu, buna neyin engel olduğunu sorguladı.
Bu sırada Özuslu’ya yerinden söz alarak yanıt veren Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Erhan Arıklı, Türkiye’de UEFA’ya üye olmayan takımlarla maç yapılamayacağı kuralı olduğunu hatırlattı.
Özuslu ise, “Türkiye eğer bizi tanıyorsa takımlarımızla resmi maç yapsın” diyerek, Türkiye’nin KKTC’ye ambargo uyguladığını ve KKTC için bazı konfor alanlarından vazgeçmediğini ifade etti.
- “Sahte reçete soruşturması ile ilgili sap ile samanın ayrıştırıldıktan sonra olaya polis karıştırılmalıydı”
Polis teşkilatında bin civarında personele ihtiyaç olduğunu söyleyen Özuslu, nüfus politikası olmadan yeni alınacak personelle de polis teşkilatının yeterli olamayacağını söyledi. Artan nüfusun polis karakolu ihtiyacını da artırdığını kaydeden Özuslu, Gönyeli başta olmak üzere karakol olmayan bölgelere karakol yapılması için adım atılması gerektiğini belirtti.
Kuzey ile Güney arasındaki geçiş noktalarında yaşanan sıkıntılardan da bahseden Özuslu, Üstel’in göreve geldiğinde bu sorunu çözeceği sözünü verdiğini hatırlattı ve hala bir şey yapılmamasını eleştirdi.
Sahte reçete soruşturması ile ilgili “Sap ile saman ayrıştırıldıktan sonra olaya polis karıştırılmalıydı” diyen Özuslu, bu süreçte doktorla eczacıların mağdur olduğunu ancak esas mağduriyeti sigortadan ilaç alan vatandaşların yaşadığını kaydetti.
“Gençler bu memleketi terk ediyor” diyen Özuslu, bunu ekonomideki belirsizlik, ülkedeki huzursuzluk ve kaos ortamı ile nüfus sorununa bağladı.
-“CTP, istikrarlı muhasebe birimini topluma kazandıracak”
İşverenler Sendikası Başkanı’nın “maaşını beğenmeyenler gidebilir” sözlerine tepki gösteren Özuslu, özel sektör çalışanlarının aşağı yukarı %70’inin emekli olduklarında maaşlarının asgari ücretin altında kalacağını kaydetti. Özuslu stabil para birimine geçilmesinin önemine vurgu yaptı ve CTP’nin istikrarlı muhasebe birimini topluma kazandıracağını söyledi.
Trafiğe de değinen Özuslu, ülkede her gün trafik kazası yaşandığını ifade etti ve trafikte yol güvenliğinin sağlanmasının önemine vurgu yaptı. Ölümlü kazaların geçen yıla göre artış gösterdiğini de belirten Özuslu, hükümeti trafik ve yol güvenliği politikası olmadığı gerekçesiyle suçladı.
-“157 kişi geçici iççi olarak Başbakanlığa alındı”
Özuslu, Kıb-Tek ve kurumlar hariç, geçici, mevsimlik ve sözleşmeli olarak hükümetin 2022 yılında 220 ve 2023 yılında ise 253 kişiyi istihdam ettiğini aktararak; 157 kişinin geçici iççi olarak Başbakanlığa alındığını belirtti. “Ne yapar bu insanlar Başbakanlık’ta? Neye göre, hangi kritere göre alırsınız? Adalet duygusu nerede?” sorularını soran Özuslu, yıllardır yapılmayan engelli istihdamı için ise hükümeti "tebrik" etti.
Uyuşturucu ile ilgili bazı rakamları da paylaşan Özuslu, “Memleket uyuşturucu cennetine döndü, farkında mısınız” dedi. Özuslu ayrıca, 22 öğretmene dava açılmasına da tepki gösterdi.
BRT’nin "bütün özel radyoları kesmeye karar verdiğini" iddia eden Özuslu, “Buna ya engel olursunuz ya da radyoları susturan hükümet olarak tarihe geçersiniz” dedi.
