Gündem

Mecliste geçici öğretmen alımları ve eğitimdeki sorunlar da gündeme taşındı

Meclis Genel Kurulu'nda, CTP Lefkoşa Milletvekili Devrim Barçın, “İstatistik Kurumunun Açıkladığı Gerçek Dışı Rakamlar ve Geçici Öğretmen Alımlarındaki Torpil Kriterleri” konulu güncel konuşma yaptı.

Meclis Genel Kurulu'nda, CTP Lefkoşa Milletvekili Devrim Barçın, “İstatistik Kurumunun Açıkladığı Gerçek Dışı Rakamlar ve Geçici Öğretmen Alımlarındaki Torpil Kriterleri” konulu güncel konuşma yaptı.
Barçın, sistemsizliğin eğitim alanında da devam ettiğini, 17 Nisan’da deprem ve afetlerle ilgili yasa hazırlandığını ve ek vergilerle de okulların eksikliklerinin giderileceğinin söylendiğini, bu giderlerin de bir komisyon tarafından belirleneceğinin açıklandığını hatırlattı.
Tüzüğün ağustos sonunda geçirildiğini belirten Barçın, 332 milyon TL’nin ne altyapıda ne de başka bir amaçla kullanılmadığını, bunun da, yasa yapılırken kaynak başka yere kullanılacak endişelerini haklı çıkardığını savundu.
Barçın, Eğitim Bakanı Nazım  Çavuşoğlu’nun tam gün eğitime geçiş süreciyle ilgili açıklamasını okuyarak, “tam gün eğitim değil tam gün fiyasko” ifadesini kullandı.
Barçın, tam gün eğitimin başlamadan bir hafta ertelendiğini hatırlatarak “programlama bu mudur?” diye sordu.
Tam gün kapsamında ailelerin saat 12.40’da çocuklarını alıp bir saat sonra geri getirmek zorunda kaldığını ve bu saatlerle ilgili yaşanan sorunları dile getiren Barçın, özel eğitimde de altyapı olmadan benzeri bir uygulamaya gidildiğini anacak başarı sağlanamadığını söyledi.
Barçın, bu uygulamayla tüm öğrencilerin "sefil" olduğunu ve bunun sorumlusunun öğretmenler olmadığını, açılış ve kapanış saatlerinin bile okula göre değişiklik gösterdiğini belirtti.
Bir öğretmenin, öğrencilerin kendisinden su ve yemek istediğini anlatan mesajını okuyan Barçın, hiçbir planlama yapılmadan tam gün eğitime geçiliyor demenin sürdürülebilir olmadığını kaydetti.
Geçici öğretmen alımıyla ilgili torpil var mı konusunu gündeme getirdiklerini anımsatan Barçın, lisans diploması olan herhangi bir kişinin ilkokulda geçici öğretmen olabilmesini eleştirerek, “bakanın torpil denilen kriterde bile dikkat edildi” şeklindeki açıklamasının anlamını sordu.
Barçın, her üniversite mezununun ilkokulda ders verememesi gerektiğini, gastronomi okuyan birinin ilkokulda çocuklara eğitim vermesini doğru bulmadığını kaydederek, akademiye istihdamların da sırf bu amaçla durdurulduğunu iddia etti.
"Geçici öğretmen olarak alınan kişilerin pedagojisi olup olmamasının bile sonrasında yapılan telefon aramalarıyla teyit edildiğini" söyleyen Barçın, “bu bilgiler niye dosyalarda yok, niye Fransızca mezunu olan İngilizce dalında eğitim veriyor” diye sordu.
Barçın, "geçici öğretmen alımları da ortaokul liselerde olduğu gibi branş sınavlarıyla yapılsın" önerisinde bulundu.

-Çavuşoğlu
Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, Barçın’ın konuşmasında toplumsal menfaat aradığını ancak sadece "şirinlik" bulduğunu ve bilgi eksiklikleriyle devam ettiğini kaydetti.
Çavuşoğlu, Akademinin kendi dönemlerinde en yüksek kapasiteye ulaştığını, 13 okulun sisteme kazandırıldığını, ayrılmayan paralarla kendi çabalarıyla altyapıları tamamladıklarını dile getirmediğini söyledi.
Çavuşoğlu, geçici öğretmenlerin hep UBP’li olduğu eleştirisine de “madem öyle bu öğretmenler şimdi niye bize saldırır” dedi.
Geçici öğretmenlerde pedagoji aranmadığını, kendilerinin mecburiyetten değil eleştiriler üzerine bir araştırma yaptıklarını ve sadece 4 kişinin pedagojisinin olmadığını anlatan Çavuşoğlu, alınan tüm geçici öğretmenlerin dosyalarını paylaşabileceğini, çoğunun kim olduğunu bile bilmediğini söyledi.
Deprem yasasıyla oluşan fonun kullanılamamasıyla ilgili eleştirilere de cevap veren Çavuşoğlu, marttan beri çırpındıklarını ve “bize proje sunun” diye çağrı yaptıklarını vurguladı.
Bu paranın maliyenin kasasına gideceğini söylemenin çok taraflı bir bakış olduğunu ve okulların açılması için canla başla çalışan insanların emeğine haksızlık edildiğini belirtti.
Çavuşoğlu, okullara 92 tane prefabrik yapı kazandırdıklarını ve can güvenliğiyle ilgili sorunları aştıklarını anlatarak, tam gün eğitimle ilgili fiyasko demenin çok kolay olduğunu, asıl fiyaskonun 25 yıldır bunu söyleyip de hiç adım atılmaması olduğunu söyledi.
Bu yapılan çalışmaya destek beklediklerini, kendilerinin başlattığının üstüne eklemenin gelecek dönemlerin görevi olacağını kaydeden Çavuşoğlu, orta eğitimde yaşanan sıkıntıları sıralayarak, esas tepkinin tam gün eğitimin 2 gün değil hafta boyuna yayılacak açıklaması olduğunu vurguladı.
Çavuşoğlu, tam gün eğitim için ek bütçe talep ettiklerini ve bu bütçeyi ihtiyaçlı çocuklara yardım için kullanacaklarını söyleyerek, bu sorunları birlikte aşmak için destek talep etti.
Bakanlık önünde toplanan eylemcilere, “din ve kılık kıyafet özgürlüklerine karşı olanlar” ifadesiyle ilgili soru üzerine Çavuşoğlu, “bu kitapları gerekçe yaparak laiklik karşıtı söylemlerin karşısında duracağım” dediğini anlattı.
Çavuşoğlu, "Yaz aylarında hiçbir pedagojik eğitimi olmayan kişilere nasıl camilerde din kursu verme yetkisi verildiği" ve "kitaplara Ankara’da müdahale edilmesine nasıl izin verildiği" sorusuna karşılık da, “Geçici öğretmenlik alanında 2 defa sınav yapıldığını belirtirken, "yaz aylarında din eğitiminin okullarda yapılması gerektiğine inanıyorum ama bunu sağlamak için zamana ihtiyaç var” dedi.
CTP Milletvekili Doğuş Derya, "laik bir ülkenin eğitim bakanı, kuran kurslarını yaz aylarında okulda yapmak yasal mı diğer dinlere mensup kişilere de okullarda eğitim verilecek mi” diye sordu.
Çavuşoğlu, bunların kuran kursu değil din eğitimi olduğunu, İncil için de aynı talebin yapıldığını, bu ihtiyacı okulda karşılamazlarsa kontrol edemeyeceklerini kaydetti. Çavuşoğlu, bu kursları okulda vermek için çalışma yaptıklarını kaydetti.
Bu ülkede ilk kez bu kadar çok laiklik tartışması yaşandığını, eğitim bakanı olarak “yıldızların nasıl havada durduğunu” açıklayıp açıklayamayacağı sorulan Çavuşoğlu’na, “lise öğrencilerinin larda çalışıyor olduğu bilgisi olup olmadığı" sorusu da yöneltildi.
Bakana,  ayrıca, "yüksek öğrenimde 60 bin şüphe yaratan kayıt olduğu" söylemiyle ilgili ne yapmayı düşündükleri soruldu.
Çavuşoğlu, dini eğitim almak isteyene bunu sağlamanın görevleri olduğunu, aksi durumda şikayete sebep olacak noktalara gelindiğini ve yüksek öğrenimle ilgili de çift yönlü vize sistemiyle gerçek bir öğrenci profili için çalıştıklarını söyledi.
Barçın, kuran kurslarının din işlerine verilmesinin mahkemede reddedildiğini hatırlatarak, Çavuşoğlu’nun “din işleriyle çalışma yapıp bu kursları okullara alacağız” demesini eleştirdi.
Çavuşoğlu’nun "tam gün eğitimdeki eksiklikleri gidereceklerini" belirterek destek beklemesini eleştiren Barçın, “önce parayı bulacaksınız sonra öğrencileri okula çağıracaksınız” dedi.
Barçın, Çavuşoğlu’nu okul çıkışında 9 Eylül İlkokuluna birlikte gitmeyi teklif etti.