Şayet hakkı yenmemiş olsa idi ... Neden mi? İzah edeyim...
29 Haziran 2014 tarihinde yapılacak olan yerel seçimler için her sandığın bulunduğu mahalle, cadde ve kütük numaralarına göre, hangi seçmenlerin hangi sandıkta oy verebileceği, uygun askı mahallerinde belirlenmiştir.
Bugün 58 muhtarımıza karşı aday çıkmadığından dolayı yasa gereği otomatik seçilmiş durumdadırlar. ( işte KKTC yasaları)
Belediye Başkanları, üyeleri, muhtarlar ve ihtiyar heyetleri Kıbrıs Türkleri tarafından, örnek bir DEMOKRASİ adabında seçilecektir.
Ne tomaya, nede çevik kuvvetlere ihtiyaç vardır. Kıbrıs Türkü Demokrasiyi, hak ve adaleti, hangi partiden olursa olsun, hangi ideolojiden, olursa olsun, benimsemiştir. Kıbrıs Türk toplumu uygar ve medeni bir toplumdur. Sayın Reşat Akar beyefendinin Son Durum başlığı altında 26-5-2014 yazdığı ( Avrupanın gözleri önünde sahtekarlık) tam anlamıyle veciz bir yazıdır. Biz Kıbrıslı Türklerde, ırkçılık yoktur. Ben 1961 de İngiltereye gittiğim zaman ırkçılığın ne olduğunu öğrendim. Siyah Beyaz ayrımını, Hristiyan, Müslüman ayrımını, İrlandalı, İskoç, Welsh, İngiliz ayrımını ve yabancı düşmanlığını orda gördüm. O zamanlar Tedi
Boylar zencilerin yüzlerini ustura ile keserler ve bunu bir gurur ad ederlerdi, sonra sap döndü keser döndü şimdi Londra da zencilerden korkar oldular. İşte bu nedenle İngilizler, zencilerden ve yabancılardan kurtulmak için UKIP e oy vererek ırkçı bir partiyi 11 millet vekili ile ( en çok oy alan) Avrupa Parlamentosuna yolladılar.
Fransa da Madam Lopenin ( başka bir ırkçı) milletvekillerini çoğunlukla seçtiler.
Almanyada mı ırkçılık yok, yoksa Belçikada mı, yada Danimarkada... Tabii ki istisnalar var. İsviçre bile değişiyor % 49 katılım oyuyla en düşük seviyede AB den memuniyetsizliklerini ifade ettiler...
İşte bazılarınızın gözünde çok abarttığı AB nin gerçek yüzü bu. Tabii biz işçi sınıfı için. Hangi şartlar altında yaşamınızı sürdüreceğinizin kısa bir örneği.
Kapitalizim pençelerini bir ülke ekonomisine geçirdimi, artık sizin yaşam tarzınız onlara vız gelir tırıs gider. Kaç kişi yaşamını asgari ücretin altında sürdürür, ne yer, ne içer, ölür,kalır hiç umurlarında değil. Önemli olan onların yıl sonu bilançolarıdır. Kaç para kar ettikleri... Kaç kişinin köle gibi çalıştığı veya çalıştırıldığı onları zerre kadar enterese etmez...
İşte ben bunun için Labour partiye zamanında üye oldum, 27 yıl sendikacı olarak mücadele verdim, hemde Avrupa platformlarında...
Unutmayalım ki Avrupa Birliği, Kömür ve çelik sendikaları, Atom ve enerji sendikaları ile Transport sendikaları tarafından kurulmuştur.
AVRUPA BİRLİĞİNİN KURULUŞ ANDLAŞMASININ BİRİNCİ MADDESİ
Article 1 By this treaty, High contracting parties establish among themselves a European Coal and Steel Community, founded upon common market, common objectives and common instituitions.
Article 4 to economic expansion, growth of employment and a rising standart of living in the member states...
Paris 18 Nisan 1951 imzalanan andlaşmalar...
Şimdi bir üye devletler arasındaki ekonomik gelişmeye bakalım PİGS diye ad ettikleri Portekiz, İrlanda, Yunanistan ve İspanya... tabii Güney Kıbrıs da. Italya, İngiltere hatta Finlandiya bile sorunlar yaşıyor... Peki eski Rus peyk devletlerinin sorunları bitti mi? HAYIR
Ekonomik gelişme yok, işsizlik azalmadı tam aksine çok arttı, yaşam kalitesi yükseldimi? HAYIR
İşte gözle görülen bu gerçekler karşısında Avrupa Parlamentosu için yapılan seçimlere hiç de fazla ilgi, üye ülkelerde gösterilmedi.
Neden mi Avrupa Birliği verdiği sözleri tutmuyor, söyledikleri ve yaptıkları hiç de ayni değil. İşte en son örneğini biz Kıbrısta yaşadık.
Nedir olanlar? Kıbrıs Türkleri AP seçimlerine katıldı... Normalde 2 Türk temsilci seçilecekti. Oldumu ? HAYIR...
OY SAYISI NE OLURSA OLSUN, EN ÇOK OY ALAN İKİ TÜRK AVRUPA PARLAMANTOSUNDA BİZİ TEMSİL ETMEK İÇİN YER ALACAKTI...
İŞTE BU NEDENLE SAYIN ŞENER LEVENT BİZİM SEÇİLMİŞ ÜYEMİZDİR.
Şener beyle siyasi görüşlerimiz, tıpkı Sayın Ahmet Kaptan veya Sayın Şener Elçil ile olduğu gibi tam bir zıtlık teşkil eder.
Ben Türkiye sevdalısıyım, Atatürkçüyüm, Dinime İmanıma bağlı bir insanım, her zaman hak ve adaletden yanayım ancak Sayın Harold McMillanın söylediği gibi ‘ I may not agree with you, but I defend your right’ Seninle hem fikir olmaya bilirim, ayrı ayrı kutuplarda da olabiliriz ancak senin haklarını savunurum...
Ayni meyanda KTÖS ü ilkeli duruşlarından dolayı bu konuda tebrik ederim. Mahkeme safhasında yardımcı olabilirsem ne mutlu... artık bu konuların ivedilikle takibi elzem ve şartdır. Yoksa daha bizlere çok cezalar kesilir ve aşağılanmaya maruz kalırız.
EU praises Ukrainian elections
EU says presidential election marks a “major step” towards ending crisis, with monitors saying vote “respected fundamental freedoms” and Russia reiterating willingness to recognise the outcome.
Son olarak yukardaki paragraf Avrupa Birliğinin iki yüzlülüğnün kanıtı olaraktarihe geçmelidir. Ne diyorlar biliyormusunuz?
AB Ukraynadaki seçimleri övgü ile karşılar
AB Cumhurbaşkanlığı seçimlerin krizi önlemek için büyük bir adım, gözlemcilere göre ‘ Temel özgürlüklere saygılı’ bir seçim ve Rusya seçim sonuçlarını tanıyacağını, istekliliğni bir kez daha tekrar ediyor.
Peki Kıbrısta ki seçimler krizi önlemeye yeterlimi? Barış görüşmelerine iğme kazandırdımı? Türklern temel demokratik haklarının kullanımına izin verildimi? Hadi cevap verin...
Yunanistan Demokrasinin beşiği imiş... Hadi canım sende... ne demokrasisi, ne beşiği... Demokrasi yalnız Hristiyanlar için veya Yunanlılar için değil, herkes içindir.
İKİ ELLE KKTC ye SAHİP ÇIKALIM, TÜRKİYESİZ ASLA BİR ÇÖZÜM OLMAZ... AŞIRI TEZAHÜRLER, DÜŞÜNCESİZ SÖYLEMLER BİZLERİ YIPRATIR.ZAMAN BİRLİK BERABERLİK ZAMANIDIR. ÜMİT EDERİM BU SERÜVENDEN HERKES DERSİNİ ALMIŞTIR...
Saygılarımla