Dünya var Belki evrende niceler daha var...
Bilinmiyen ama bilimsel gözlemlere takılan, Ve miktarı olasılıklarla saptanan... Varsın astronomlar gözlem yapsınlar. Doğruları ,gerçekleri arayadursunlar. Ama biz insanlar için geçerlililiğini koruyan bir gerçeğimiz var.
O da en açık ve en seçik olarak ifadesini bulan .... Bizim ,hepimizin...
Canlımızın,cansızımızın... Bir tek dünyamız var. Doğduğumuz büyüdüğümüz Ve bedenlerimizi teslim edeceğimiz Bir tek dünyamız ...
Nice insanın beşiği, Ve nicelerinin mezarları... Ortak anamız Dünyamız..
Toprak...sırasında ak veya kara.. Ve bu dünya yüzeyinde ömür süren insan manzaralararı...sayısız belki...
Çeşit çeşit.... Sayımı ise nerdeyse mümkün olmıyan. Çocukları,gençleri,yaşlıları.
Herkese ibret özürlü olanları. Zencileri,beyazları,sarıları.. Kızılları,sarışınları... Kıvırcik saçlıları,düz saçlıları... Zekisi,aptalı,açikgözü... Şeytan tüylüsü,safı... Dindarı,dinsizi...
Bitip tukenmeyen farklılikları insan manzaralarının... Ve en önemlisi miliyarların çıkar farkları. Kah kavga ederek,kah kurnazca dost yaşamayı başarabilenler. Hiçbir nantığın ortak yapmaya başaramıyacağı Düşünce ayrılık ve aykırılıklarırı...
Yoksa bu mudur sonsuzluğun deruni aşkı. Bunları ne bilsin ki astronomlar. Onlar varsın farklılıklarla değil benzerleri araştırip dursunlar.
Halbuki tek dünyamızda birlikte olan Veya birlikte olmak için mücadele eden  nice farklılıklar var...Gözlemlemeye Ömür yetmez... Ve aynı dünyayı paylaşmak için  mücadele verenlerin farklı farklı hayalleri.
Yeni yetme bir dünyalı delikanlı... Elinde,kucağında bir basket topu. Patır patır yere vururken çıkan sesler belki başkaları için can sıkıcı..
Ama delikanlının duyduğu hazzın tanımı Kolay mı?kolay mı anlamak bunu... Ve tek dünyanın milyarlarının milyarlarca hayayalleri... çeşit çeşit...
Envai, renk renk... Ğöz kamaştırıcı...
Gerçekleşmeyi bekliyen sonsuz hayaller Durdurulması imkansız... Dalga dalga...sel,sel... Ama ne kadarı gerçekleşebilir veya gerçekleşmiyecekler.
Bilmiyecek kimseler... Bilinmez,bilinemez ve bilinmiyecek de büyük olasılıkla...
Peki ama tasvir edilen bu kaosu kozmos halinde hayal edebilmek nasıl bir duygu.. Nasıl bir ilgi...ve tecessüs... Nasıl bir felsefi tecessüs.... Bir tek dünyamız var dediler hocalarımiz bizlere öğrenim döneminde.
O dünyada doğup,o dünyada büyümek Ve aynı dünyaya bedenleri teslim etnek.
Ama bir dediğimiz dünyamız doğrudur Geçerli olan da budur esasında.
Ama bu mudur ilahi sırrı evren canavarının. Yoksa sonsuzluğu bire indirgeyerek yaşamayı başarmak mı esrarlı olan fikir.
Bu mudur ideal olanı... Kaosu mu paylaşmalı Yoksa kozmosta mı buluşmalı insanoğlu.
Ebedi mutluluğa akıp giden nehir nerde başlar,nerde biter....
Ama her şeye rağmen zorunlu bir gizemi evrenin, evrim devam ediyor....