Türkiye İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Ramazan Bayramı tatilinde uygulanacak trafik tedbirleri kapsamında, 8 Nisan'a kadar 47 bin 749'u polis, 21 bin 262'si jandarma olmak üzere 69 bin 11 personelin görev yapacağını bildirdi.
Yerlikaya Bakanlık'ta yaptığı basın açıklamasında, bugün saat 05.29'da Bursa Uludağ'da bir otelde yangın çıktığına dair ihbarın alındığını, olay bölgesine ivedilikle ulaşıldığını ve yangının kısa zamanda kontrol altına alındığını, soğutma çalışmalarının devam ettiğini söyledi.
Ekipler tarafından 12 personelin otelden çıkarıldığını belirten Yerlikaya, bu personelden 2'sinin hayatını kaybettiğini, bir kişinin tedavisinin devam ettiğini bildirdi.
Yerlikaya, yapılan denetimler sonucu otelin 2 Ocak'ta kapatıldığını ve yangın esnasında otelde konaklamanın yapılmadığını ifade etti.
Yangında hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralıya acil şifa dileyen Yerlikaya, konuyla ilgili idari ve adli soruşturmanın başlatıldığını kaydetti.
- "Adalet sokakta değil, mahkeme salonlarında tecelli eder"
Yerlikaya, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma sonrası ana muhalefet liderinin yaptığı "sokak çağrısı" üzerine, "ülkenin huzur ve güvenliğini tehdit eden bir süreç" yaşandığını ifade etti.
Bu süreçte sokak siyasetinin meşrulaştırılmak istendiğini, "milletin kardeşliğine pusu kurulduğunu" dile getiren Yerlikaya, polise taş, sopa, asit, balta ve molotoflarla saldırıldığını söyledi.
Milli, manevi ve aile değerlerinin ayaklar altına alındığını, cami ve kabristanlara hürmetsizlik edildiğini ifade eden Yerlikaya, "Adalet sokakta değil, mahkeme salonlarında tecelli eder. Sokağa çıkmakla, kimse temize çıkamaz. Hukuku sokak eylemleriyle bastırmaya çalışmak, adaleti linç etme kampanyalarıyla susturmaya kalkmak, kimseye fayda sağlamaz. Hiçbir algı operasyonu, hiçbir sokak kışkırtması, gerçeğin üzerini örtemez." diye konuştu.
Türkiye Cumhuriyetinin hukuk devleti ilkesine bağlı, demokrasisi köklü ve kurumları güçlü bir devlet olduğunu vurgulayan Yerlikaya, demokrasinin, nefret söylemi ve şiddetin kalkanı olmadığını bildirdi.
Demokrasi anlayışlarının, suiistimal zeminine değil, millet iradesine dayandığını kaydeden Yerlikaya, "Sokak ve gösteri yürüyüşü hak mıdır? Evet, haktır. Anayasal bir haktır. Hepimizi bağlayan Anayasamızın 34. Maddesi 'Herkes önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.' diye başlar. Bakın, altını çizerek bir kez daha ifade ediyorum, silahsız ve saldırısız deniyor. Anayasa'ya ve kanunlara uygun her gösterinin, başımızın üstünde yeri var." ifadelerini kullandı.
Geçen yıl Bakanlığa, toplantı ve gösteri yürüyüşü için 903 başvurunun yapıldığını aktaran Yerlikaya, bunların 863'üne (yüzde 96) izin verildiğini söyledi.
Son eylemlerde yapılanların özgürlükle ve özgürlüğün kullanımıyla açıklanacak bir durumu olup olmadığını soran Yerlikaya, şöyle devam etti:
"İşte pervasızca, önünü ardını düşünmeden sokak çağrısı yapanlar, bu gerçeklerle yüzleştiğinde, bu sokak görüntülerini gördüklerinde ne düşündüler acaba? Boykot çağrısı yapmakla, yerli ve milli markalarımızı, çalışanlarını zor durumda bırakmakla amaçlanan nedir? Hele yabancı kanallara çıkıp, Türkiye'yi şikayet etmek? Necip Fazıl diyor ya 'Sokak lambası gibi olma, kime yandığın belli olsun.' Bu son yapılan eylemler sonrası 1879 şüpheli gözaltına alındı. Bunların 260'ı tutuklandı, 468'i hakkında adli kontrol kararı verildi, 662'sinin işlemleri devam ediyor ve 489'u da serbest bırakıldı."
Gözaltına alınanlar arasında 12 farklı terör örgütüyle iltisaklı şüphelilerin bulunduğuna işaret eden Yerlikaya, "Sadece bu kadar mı? Aralarında uyuşturucu, cinsel taciz, hırsızlık, dolandırıcılık, kasten yaralama gibi 17 farklı suçtan adli işlem görenler olduğu tespit edildi. Eylemlerde, 150 polisimiz maalesef yaralandı. Yazık değil mi, günah değil mi? Polisler bu milletin evladı değil mi? Onların da yolunu gözleyen eşleri, evlatları, anaları babaları yok mu? Polislerimiz, sadece şehirlerimizin değil, o gün o alanlara gelenlerin de güvenliğini sağlamak için oralarda bulunuyordu." diye konuştu.
Valileri, emniyet müdürlerini tebrik eden Yerlikaya, yapılan tüm provokasyonlara rağmen sağduyusunu kaybetmeyen, sabırla görevlerini yapan tüm polislerle iftihar ettiği bildirdi.
- Bayram tatili trafik tedbirleri
Ramazanın sonuna gelindiğini anımsatan Yerlikaya, bayram sevincinin acıya dönüşmemesi, yuvalara ateş düşmemesinin en büyük duaları olduğunu söyledi.
Yerlikaya, son 2 yılda, Ramazan ve Kurban bayramlarında meydana gelen trafik kazalarında 744 kişinin hayatını kaybettiğini belirterek, günlük can kaybı sayısının 24 olduğunu kaydetti.
Bu kayıplardan 375'inin "aşırı hız"dan kaynaklandığını belirten Yerlikaya, Dünya Sağlık Örgütü'nün raporuna göre, ortalama hızdaki yüzde 1'lik artışın, ölümlü kaza riskini yüzde 4 artırdığını aktardı.
Yerlikaya, ölümlü trafik kazalarında "aşırı hız"dan sonra kazaya neden olan en önemli etkenlerin, "şerit izleme, değiştirme", "geçiş önceliği", "arkadan çarpma", "dönüş kuralları" ve "kırmızı ışık ihlali" olduğunu söyledi.
Bayram tatilinde yola çıkacak sürücülere seslenen Yerlikaya, trafik kurallarına uyulması, aşırı hız yapılmaması, emniyet kemerinin takılması, yorgun ve uykusuz direksiyon başına geçilmemesi uyarılarında bulundu.
Yerlikaya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın dün Ramazan Bayramı tatilinin 9 güne çıkartıldığına dair açıklamasını hatırlattı.
Bakanlık olarak, dün itibarıyla artırdıkları trafik tedbirlerinin 8 Nisan'a kadar süreceğini bildiren Yerlikaya, şunları kaydetti:
"Bu 14 gün boyunca trafik tedbirleri kapsamında, 47 bin 749'u polis, 21 bin 262'si jandarma olmak üzere toplam 69 bin 11 personelimiz görev yapacak. Trafikle ilgili verilerimizi her gün sizlerle paylaşacağım. Bayram tatili süresince 54 ilimizdeki 468 Ortalama Hız İhlal Tespit Sistemi, 24 saat süreyle hız denetimi yapacak. Polis ve jandarmamız gündüz 1271, gece ise 601 radarla hız denetimlerini sürdürecek. Hava araçlarımız ülkemiz genelinde 3 bin 81 saat denetim yapılacak. Ayrıca şehirlerarası terminallerde emniyet kemeri uyarı anonsları yapılacak, otobüsler çok sıkı denetlenecek."
Emniyet kemeri kullanımının kazalarda can kayıplarını yüzde 45 azalttığına dikkati çeken Yerlikaya, "Denetimleri artırmaktaki gayemiz, daha çok cezai işlem yapmak değil. Şu bir gerçek ki, denetimler arttıkça, kazalar ve ölümler azalıyor. Hedefimiz, 'Trafikte sıfır can kaybı' ilkesiyle hareket etmek. Bütün sürücülerimize kazasız, belasız, sıkıntısız yolculuklar diliyorum. Bir kural, bir ömür diyoruz. Yolun sonu bayram olsun diyoruz." diye konuştu.