Dili, söylemleri ele verir hal i pür melâli.
Ağzını açan, kaleme klavyeye sarılan, tv radyo kanallarında ve net medyası da dahil olmak üzere tüm manşetlerde TOKAT ve tokat gibi cevap sayıklamaları.
Sayıklama evet. Sayıklamayan akıl, tokat atmaktan bu kadar sıklıkla söz eder mi.
Dilini ağzındaki dilini, lisanının hem de ana lisanının gerektirdiği gibi kullanamıyor olmanın bir sonucu değil midir, akıllı uslu anlaşılabilir bir söyleyiş ve veya cevap yerine tokat atmak.
Tokatçıların nerdeyse tümü de sorsan şiddete en şiddetle karşı olduğunu çok şiddetli ve en sık dile getirenler.
Ağzını açan tokat atar, tokatlandığı var sayılan da karşılık olarak tokatla cevap verir.
Medya, tokat tokada gelir.
Demokrasi dediğiniz şey tokatrasi olarak anılsa yeridir.
Yanılıyorsun, şu ve bu nedenle yanılıyorsun demek yerine, hasbanı çıkarasın diye tokatlaşıyor olmak hep beraber yarattığınız ve yaşadığınız sorumsuz ömür tüketme yaklaşımının normal sonucu.
Aldığı, alacağı her bir oyu diğer partiye, görüşe atılmış bir tokat olarak niteleyen siyasetimsi anlayışlarla geleceğiniz nokta bu olacaktı ve oldu.
‘Osursam yıklır’ ‘ yörü be oyanı senda’ gibi siyasal söylemlerin varabileceği her hangi bir güzel sonuç olası değildir ve daha da kötü ve vahim olarak, kendini siyasi parti olarak tanımlayan hiçbir ‘ galabalığın’ her hangi bir sorunumuza sorumluluk duygusu ile el atarak, çözümü hakkında kafa yorduğu da maalesef yoktur.
Siyaset dünyamızda bir umut olarak ortaya çıkan iki genç kimliğin de gerek var olan berbat ortam ve fakat daha da çok ve en başta kendi partilerine hakim olan umursuzluk, neme lazımcılık ve ve parti üye sempatizanları medyatiklerinin, en enn çarpıcı benim yalnız benim görüşüm, dediğimdir gibi ben merkezci anlayışları sonucunda, siyaset ortamında, umut verici herhangi bir değişikliğe yol açamayacakları da ne yazıktır ki görünmeye başlamıştır.
Her bir bireyin akraba i taaluku olmayan herkese tokat attığı ve tokatlaşmanın dayanılmaz haifliğinin trend olduğu bu günler ne yazık ki kolay ve erken geçmeyecektir.
Bu party medyalarının attığı tokatlar kimin, kimlerin yanağında patlayacaktır acaba diye bir sorunu yoktur profesyonellerin. Onlar profesyoneldir çünkü.
Ne dediydi Nasreddin Hoca.
Da ne demediydi. Oturduğun dalı kesiyorsun’ dan başlayarak