1960 sonlarıydı belki 1970 portatif pikaplar moda olmuştu. Mavi bej ya da kırmızı bej olurdu renkleri.
Ve büyük usta Cem Karaca’nın ard arda zımba gibi şarkılarıyla plaklar düşüyordu genç ömrümüze.
Oy Babo, Oy Bana Bana kırk defa günde dinlerdik bağıra bağıra eşlik ederek ‘‘ Muhtar anamı kaçırdı oy babo oy oy ’’ diye inliyordu sokağımız.
Oy Gülüm Oy çıktı sonra ve kırk defa da neymiş belki de dört yüz defa arka arkaya dinliyordum hele de şarkının son bölümümde oy gülüm oy tekrarlanıyordu ve kulak kesiliyorduk, emindim / emindik araya bir SOL GÜLÜM SOL sıkıştırdığına Cem Karaca’nın.
Annem Ermeni Babam Azeri ben Türküm Cumhur demişti bana sürgün yıllarından sonra Kıbrıs’a ilk gelişinde Girne Kalesindeydik bunu söylediğinde ve Ebul Feyz Elçibey’i merak ediyordu.
Oy gülüm oy şarkısında kendimize göre saklanmış olan SOL GÜLÜM SOL cümlesini duyup da ihtilâle daha sıkı hazırlanmak için dört yüz defa arka arkaya dinleyince ne oldu dersiniz. Ne olacaktı ki plak çizildi ve arka arkaya durmaksızın oy gülüm oy demeye başladı döne döne.
Kimi kor beğenmez gülüm, ben kül beklerim ’’  de diyordu arkadaşım büyük usta ama duyup anlayacak ve külden ateş yakmaya çalışacak akıl mı vardı bizde.
İlle sol gülüm sol cümlesini duyacak ve o gece harekete geçip ihtilâli yapacaktık.
Yaptık da biz her gece ihtilâl yapıp sırasıyla Kıbrıs’ı Türkiye’yi, Filistin’i Viet Nam’ı ve dahi dünyayı kurtarıyorduk ama gelin görün ki emperyalistler, CİD, CİA, PENTAGON ABD güneşin doğuşu ile birlikte düzenlerini yeniden kuruyordu.
Şimdi pek çoğunuz CİD  de ne diye soracak.
Sorun.
İşte tarih bilmek ya da bilmemek tam da burada başlar.
CİD’yi bilmemek 1960’ların 70’lerin Kıbrıs’ını bilmemektir.
Ve 1960’ların Kıbrıs’ını bilmemek Kıbrıs’ı bilmemektir. Bırakın tarihini kendisini bilmemektir.
Raşın rejimini bilmemek, Sopası ile en önde sopasını ata tuta yürüyen Sonal Andız’ı boru Trampet takımını bilmemek, 1964 yılından başlayarak Girne Kapısındaki Atatürk Anıtında düzenlenen, bir manga / bir takım Mücahit ile düzenlenen ve binlerce Lefkoşalının büyük bir heyecan ve inançla gururla izlediği ve izlerken de ‘‘ nasıl ve nerden geleceğini bilmeden o güzel günlerin mutlaka geleceğine dair olan inançlarını tazeledikleri BAYRAK TÖRENİ  günlerini bilmemek,  bu bayrak törenlerindeki heyecanı ve umudu bilmemek hatırlamamak Kıbrıs hakkında hiçbir şey bilmemektir.
Evet o kadar çok dinlerdik ki sol gülüm sol cümlesini duymak için çizilirdi plak ve habire tekrarlardı oy gülüm oy diye.
Tıpkı birlik mücadele dayanışma diye kırk yıldır tekrarlanmaktan içi boşalan ve çizik plağa dönüşerek şarkı değil gürültü olan nice plak gibi.
Çizik plaklarda yeni moda, bir farkla ortalıkta plak yok ama çizik plak gibi tekrar tekrar Crans Montana’da takılı kalan Hristodulis var AKEL var bir de mensubu bulundukları partinin KKTC’de asla hükümete gelmesini / güçlenmesini / Kıbrıs Türk halkı ile daha sıkı bağlar kurmasını UMUT olmasını istemeyenler var.