‘ustalar/ işte size / variller dolusu çimento / kum / bağımsızlığımızı sağlam oturtun’ şiirini yazdığında Yaşar Altay lise öğrencisi idi.
Yıl 1967 idi ya da 68.
Hani bizi dünyalı yapma heveslileri var ya işte onlara nanik yapıyordu şairlerimiz 1950-60-70 li yıllardan bu güne.
Her ne halse görmezden gelinen ( özellikle edebiyat örgütleri, ilgili bakanlık ve devletin en üst düzey yetkilileri tarafından) Süleyman Uluçamgil ‘Paris’te manken olun dediler / Cezayir’de kefen olduk biz’ diye diklendiğinde emperyalizme, bay Fransuva Mitterand Paris’in mankeniydi elinde Cezayir fellâhlarına çevrilmiş ölüm kusan mitralyözü ile İçişleri Bakanı olarak.
Avrupa devletlerinin sözüm ona peşinde koştukları insaniyetlik projesini, kanunlara, nizamlara, tüzüklere hiç ihtiyaç duymadan yaşayan ve geliştiren bir ahaliydi Kıbrıs Türk ahalisi.
Kimsecikler çıkıp da bizi çağdaşlaştırmaktan söz etmesin.
Kıbrıs Türk halkının hümanizması asla ve katiyen ‘ insan hakları evrensel beyannamesine’ sığamıyacak kadar engindi.
Di li geçmiş yazıyorum çünkü erozyona uğrattı, özellikle üniversite bitirdikten sonra artık okumayı bırakmış, gereksiz görmüş mezunlarımız nerdeyse tüm güzel özelliklerimizi değerlerimizi.
Yine de onca erozyona rağmen insaniyetlik babında Kıbrıs Türk halkı ile aşık atabilecek bir halk yoktur, olmamıştır ve eğer bu erozyona engel olmazsak gelecekte ayni iddiada bulunmak olası olmıyacaktır.
Bir düşünün bakalım dünya üzerinde, renginden, milliyetinden, cinsel tercihinden dolayı hiç kimseyi bütün tarihi boyunca dışlamayan başka hangi halk var.
Bir düşünün, kürtaj denen meseleyi yasasına gerek duymadan halleden bir halk değil miydik biz. İhtiyaç hisseden yapardı, kimse ayıplamaz aşağılamaz yasaklamazdı, sonra yasası geldi ve ticareti, geldik bu güne, yasasını ticaretini kim getirdi. Tabiidir ki mezunları yüksek mekteplerin.
1955 ten itibaren silahlı çatışmalara- savaşa girdiğimiz Kıbrıs Elenlerine de düşman olmadık kin gütmedik biz, bir gün bile.
Var mı böylesi hümanizma yüklü bir ahali.
Bizi dünyalı yapmaya heves edenlerin aklının alamayacağı kadar dünyalıyız biz, dünya bizi insandan saymasa da.