Güzeldir yaşamak.
Horoz sesi güzeldir, bu karga sesini çirkin yapmaz.
Mavinin güzelliği, engin ve derinliği, yeşili gölgede bırakmaz bırakamaz.
Ne kadar engin ve derin olsa da denizlerde gökte mavi, o kadar güzeldir Lefke’de yeşil.
Yeşildi evet Kıbrıs adasının lâkabı.
Önce Birleşik krallık, sözüm ona biz Türkler ve adadaşımız Elenler barbardık da İngilizler, o zamanki isimleriyle Coniler uygarlık getireceklerdi bize.
Kıbrıs adasının ikliminde, her hükümet dairesinin her odasına, ve her sömürgecinin oturma ve yatak odasına şömine yaparak giriştiler Kıbrıs’ın yeşiline.
Uzun ip belimizde, baltalar elimizde şarkısının İngilizcesi ile katlettiler harubu, mersini, zeytini.
Sonrası mı.
Modernite adına, Girne kıyıları başta olmak üzere başlattı Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kaymak tabakası, Eleni, Türkü, Ermenisi, Maroniti ile çevre tahribatını.
Arkası KC ve KKTC ile geldi.
İzini sürdü her çevre talanının iki devletin zenginleri.
Gözünün yaşına bakmadılar Girne’nin, Limasol’un Baf’ın
Beton dediler bir de asfalt modernliktir, uygarlıktır ve çektiler bayraklardan bile hızlı apartmanlarını adanın böğrüne.
Köyleri köye benzemez, kasaba ile kent arası bir garabet yaratmışız ve ne hazindir ki bunu gelişme sanıyoruz.
Kimsenin içi sızlamıyor yüzdoksanyedibin seçmeni olan bir küçücük devlette onlarca ev yemekleri restoranı olmasından.
Hatta köylerinde, yani dil alışkanlığı ile köy dediklerimizde bile çiçekçi dükkanlarının, börekçi dükkanlarının olmasından
Örneğin Serdarlı köyü takımda köylü sporcunun olmaması kimseyi incitmiyor, hatta taraftarlar nerdeyse Messi’yi alsak, alabilsek bizim takıma ne güzel olurdu diye salaklık ediyor.
Gir Ali Sinde’den YAK a transfer olduydu.
Şimdi YAK , ÇTSB, GG Afrikalı peşinde.
Omonia Apoel zaten nerdeyse hiç rum oyuncusu olmayan takımlar
Öyleyse haydi hep beraber VURDU GOL OLDU. Tezahüratı ile kendimize gol atmaya devam