İnsan var bir şeyler üretbilmek için elinden geldiğince çaba sarfeder.

Bu bir ihtiyaç... Üretkenliğe katılmak doğal bir güdü... Ve de sosyal bir gereksinim.

Çünkü sürüden çok farklıdır insan toplulukları. Bireysel farklılıklar var toplumda. Çok sesliliktir toplum hayatı. Doğrudur birlik beraberlik, ortak duygu ve görüşler de gereklidirtoplumların bekası için.

Ama liberal olmak ,nevi şahsına ait yeteneklerini geliştirip birey olarak,  üretkenliğe yelken açmak önemli değil midir birey ve toplum adına. Bırakın toplumları geri kalmışlığa yönlendiren modası geçmiş bazı iddiaları.
Hani "Sürüden ayrılanı kurt kapar" özdeyişi örneği gibi. Çünkü insanlık tarihinde hep sürüden ayrılanlar önemli işler yapar. Kimiler kurtarıcı olur ....
Kimiler yeni buluşlar  üretir toplumlarındaha müreffeh yaşayabilmesi için.olur ruhlara.... Ve saymakla bitmez bu nevi bireysel farklılıklar.
Ama bir de bu gerçeklere karşın sivrilmelere karşıt olanlar da eksik olmaz toplumlarda... Bunlar bayatlamış, insan topluluğunu sürü gibi görmeyi yeğleyen insan tipleri.Ne eline kitap alır bir yeniliği yakalamak için.
Ne eline bir kalem alır kendine özgü duygu,düşünce ve deneyimlerini çevresine aktarmak için. Ne de bir fırça alır çizim yapmak için veya çamura şekil vererek bir şeyler üretmek adına.
Ama ayrıldı mı biri sürüden ve bir şeyler üretmek için çaba sarfeder, konu ettiğim tutucu meyilli tipler uğraş vermeye yönelirler sürüden ayrılanı sürüye çekmeye tekrardan... Bir de farklılıkları ile sivrilenleri naifçe eleştirip onları olduklarından daha önemsiz gösterenler var.
Şahsen ben insan olarak acımaktayım böylelerine. Ve derim ki her zaman bir toplumu fırlatabilmek için ilerilere ille de kurtulmalıyız sürü psikolojisinden.