Doğru yoldan şaşmaya başlanırsa ve diz boyu zararlar başgösterince panik başlar.Bu panik içinde ne akıl,ne mantık doğru çalışmaz.
Bir yanlış,bir hata oluşunca ilk akla gelen fikir , sorumluluğu reddetmek...Reddetmek alabildiğince... Arkasından suçun,hatanın bir sorumlusunu aramak.
Halk dilinde güzel bir deyim var.Adı GÜNAH KEÇİSİ.... Günah keçisi alelade biri veya bir kaçı olamaz... İnandırıcı olan,ve suç vakasına yakın olmak veya yakin olabilmek.Vakayka uzaktan da olsa ilintili olmak... Bu kurnazlıklar zaman süresince elbette artar,eksilir veya yok olur....Hatta ortadan kalkar.Veya gündemden düşer.Daha başka vakalar gündeme gelir.Eski eskide kalır
Panik yaratacak türden olduğunda uzun süre gundemden düşmez. Çünkü toplumun vucdaninı fazkasiyla çok ragatsız  Zararının şiddetine göre günden güne yankısı artar..Ama her kes de biliyor ki zamanın unutturmadığı hiçbir vaka yoktur. Her vaka gibi vakalar unutulmuya mahkumdur. Ne derler eskiler: Nisyan ile maluldur insan hafızası.Yani hafızanin derdidir unutmak her zaman.
İşte bu sürenin hesaplanabilirliği bile var. Bunu iyi bilir profesyonel suçlular,hatalılar ve yalancılar.İster kasıtlı,isterse kasıtsız olsun yanlışlar.hatalar,suçlar... Bir gün bir paniğe sebep olan vakanın soğuyacağıni çok iyi bilir onlar.Ve çoğu zaman bir garibanin sırtına yüklenir suçlar,günahlar... Hele bazı politikacilar şöyle bile düşunebilirler çoğu zaman. Önemli olan bir konu içinde yer almaktır marifet .İsminin sürekli gündem olması.Reklamin olumlusu,olumsuzu olmaz.Önemli olan akilda kalınması...Ozellikle kaşarlanmiş siyasetcilerin düşunceleri nectazık ki böyle böyle.
Nasılsa paçayı eninde sonuda kurtarabilirler de...Ama onun için önemli olanın adının hafizalarda yer etmesı.Bu da seçim kazanmanın onemli bir yöntemi. Ama insan vicdanı kolay rahatlar mı sizce...Rahatlamaz... Bir de mahkeme-i kübra kurulursa Allahin huzurunda.. Yandı benim keten helvam....