İnsan içgüdüleri itibariyla tüm hayvan türlerinden zayıf, fakat akıl sahibi olması bakımından insan dışı tüm canlılardan daha guçlüdür.
İçgüdü yetersizliği nedeniyle tarih insanı sosyalleşmeye yönlendirirken insan daha da güçlenmiştir. Çünkü her nesil kendinden önceki nesillerin buluşlarından deneyimlerinden yararlanabilmektedir.
Bu birikimlere kültür denmektedir. Hayvan kültürunden söz edilmez ama insan yarattığı kültürle büyümektedir.Medenileşmektedir.Ve medeniyetler oluşturmaktadır.
Insan eğitimle büyür,eğitimle medenileşir. İnsan eğitimle projeler üretir.Projeler uygular.Kültürüne kültür kata kata büyümeye devam eder.
Ama büyuk Filozof Aristoteles ne kadar haklıdır.İnsan sosyal bir  varlıktır diyerek.Toplumla insanlaşır,toplumla büyür insanoğlu.
Toplum nedir? Aslinda toplum bir kurallar manzumesidir.Bu kuralların da sahibi insandir. Ne var ki kuralları çiğneyen de insandır. Çünkü insan salt akıl sahibi değildir. İnsanin hisleri de vardır,insanın çıkarları da...
Ama akıl her durumda insanı doğrulara zorlar...İyılik yapmaya zorlar. Ancak hisler, çıkarlar insanı doğrudan da saptırır,iyilikten de. Bunun için toplum yaşaminda insanı doğruluğa,iyiliğe zorlayan kurallar var.Ve tüm kurallarin yaptırımları var... Başta Anayasalar var,Yasalar,tüzükler var...
Hukuk kurumu var... Polis var,mahkemeler var... Buna rağmen nenfaat motivasyonu öylesine çekici ki, insanı yanlışa zorlar.
Hataya zorlar... Kendi koyduğu kuralları yıkmaya zorlar...Kötülüğe zorlar.. Ama aklın yolu birdir der atalar. Doğruyu döylemişler... En sonunda akıl-çıkar savaşinda AKIL bu savaşlardan zaferle çıkar.