Yırtıp da toprağı niye boy verir ki lâle.
Kim için açar kendini gül, bülbül için mi divan şiirinin zan ve ilân ettiği gibi mi yoksa süslesin diye mi bir evin bahçesini koparılsın da dalından konulsun diye pahalı vazolarda salonlara.

Nedir sıla. / Yüzün senin  / İşleyen demir kendini oya işler gibi / Nar çiçeğe dururken akan su  / Derin bir sevinçten / Çocuk yüzlerine ilk uçuşunda kuş gibi / Telaşlı ve tuzu gibi ekmeğin.

Su niye akar ve taş niye taştır.
Uzayıp gidebilir sorular ve cevaplar ne kadar çok olursa olsun ve dahi verenlere göre doğru cevaplar olsa da, hiçbir cevap cevap değildir.
Değildir çünkü gül ve lâle soruyu duymamış ve haliyle cevaplamamıştır da.
Niyedir dağlar ovalar niye denizler

İner mi bir çoşku aşkiya gibi / Dağdan düze geceden sabahın şiirine / Zambaklara düşen çiğ gibi / İnci tadında bal kıvamında söylenen                                                                                                   GEL

‘AY KARANLIK HADİ GEL’

Niyedir Türkçe. Kürtçe niyedir ve Yunanca, İngilizce, Rusça, Çince Almanca.
Evvel emirde Türkler bir birleri ile anlaşsın yakınlaşsın kaynaşsın yarına dair tahayyülleri olsun diyedir Türkçe.
Ve Kürtçe de öyledir. Kürt Kürtle konuşup anlaşmayacaksa niye Kürt diye bir milliyet olsun ya da Yunan diye, Alman diye Çin diye millet ve dahi devlet.
Kendileri için açar çiçekler ve akar sular, açmayınca çiçek çiçek olabilir miydi ya da akmayınca su su mudur.
İnsan insandır kendisi için insandır ve tek başına yaşamak yaşamak değil ömür tüketmek olacağı içindir ki lisanı geliştirmiştir insanlık.
Akar su boylarında dağlarda ovalarda ormanlarda kırlarda bir birini bularak ve çoğalarak geliştirmiştir her kavim kendi lisanını ve geliştikçe lisan insanlaşmıştır insan.
İnsan toplulukları kendi lisanlarını anlaşmak için geliştirmişlerdir de bu kendi aralarında anlaşmak işi başka lisanlarla anlaşmamak düşmanlaşmak olgularını içermez.
Haliyle Türkler ile Kürtler, Yunanlar, Almanlar, Fransızlar ve Çin Rusya Ukrayna ve Japon İspanyol da bir biriyle anlaşmalı değil mi.
Evet anlaşmalı.
O halde Türk’ün Türk’ten başka dostları da olmalı ki vardır, Rus’un Rus’tan başka dostu da olmalı ki vardır.
Rus ile Ukraynalı düşman değildir ne de Kürt ile Türk ve Çin ile Hint.
Lisan anlaşmak içindir anlaşmamak için değil.

Bütün çiçeklerini yeryüzünün  / Vermek isterdim sana / Koparmadan dalından

Al

ağaçları bütün dağları ovaları taşları kayaları / çayları ırmakları nehirleri gölleri / tuzlu suları  tuzsuz suları / yedi iklim dört bucak yönleri ve rüzgarları / muson rüzgarlarını yıldızı poyrazı karayeli / ille de sabah yelini / kuşluk vaktini sonra akşam olurkeni

işte o saatlerde içine inen insan olanın sıla hasretini.