İnsanlar ayakta durmayı yürümeyi öğrendikleri gibi konuşmayı da öğrenirler.
Konuşmak ama çok ciddi ve neredeyse hayati öneme haiz bir özelliktir.
Pek çok insan konuşmasına dikkat etmediği için, kelimelerini cümlelerini titizlikle seçmeden konuştuğu için çuvallarla inciri berbat etmiştir.
Anlamlı olarak kurulan pek çok cümle vardır ki manası yoktur.
Her ne kadar da biz mana gibi derin bir kavramın yerine çok sığ olan anlam sözcüğünü ikame etmiş olsak da vaktidir anlam ile mananın aynı karşılıkları içermediğinin farkına varmak.
Hemen hepsi mücahit çocuğu torunu olan insanlara milli mücadele tarihi diye uyduruk lakırdılar ederseniz, misal ‘‘ biz bu topraklar için çok mücadele ettik ’’ diye her Allah’ın günü nutuk çekerseniz bu lakırdınız anlamlı ve fakat manasız bir çırpınış olur ve birisi çıkıp da size ‘‘ neler yapmadık şu vatan için / kimimiz öldük kimimiz nutuk söyledik ’’ diye manası olan bir cevap verir de apışıp kalır söyleyecek şey bulamaz kem küm eder hale gelirsiniz.
Konuşmak, sinemaya gidelim mi, bu gün ne yemeği pişirelim, dostum nasılsın, havamız da çok güzel bu gün gibi gündelik şeylerden ibaret kaldığı sürece bila istisna herkesin rahatlıkla yaptığı risksiz bir eylemdir.
Amma siz aylarca hatta yıllarca yırtınıp seçimlere katılıp bir de seçildiyseniz konuşmanıza / konuşmalarınıza özen göstermek ve ana lisanınızın inceliklerine derinliklerine vakıf olmalısınız.
Misal seçim kazanmış biriyseniz bu seçim ister vekil seçimi isterse sendika seçimi olsun, asgari ücret diye bir kavramı kullanmaktan hicap duyup, utanıp asla ve katiyen kullanmamalısınız.
100 bin liranın üstünde bir maaş alırken ve yönetici makamında otururken sizinle ayni gökyüzü altında yaşayan, aynı marketlerden alış veriş yapan, sizin gibi acıkan susayan insanlara sizin maaşınızın altıda yedide belki de onda biri bir maaşı mehel görmek ve asgari ücreti yeterli bulmak ya da bunu tartışmak en hafif deyimi ile ayıptır.
Ve evet kimse ayıp sözler etmemeli.
Anlam ile mana arasındaki fark burada da karşımıza çıkar, 2023 dünyasında insanlara asgari ücret biçmek anlamlı ve fakat manasız bir sözdür.
Sözün özüne gelirsek seçildiniz ya bir kesim ya da halkın bütünü ve hatta devletin milletin geleceği hakkında konuşma hakkını kazandınız.
İşte o zaman dokuz düşünüp sonra bir daha dokuz düşünüp bir konuşmanız ve konuşmanızın da manalı olması şarttır.
Şimdi sorum şu.
Et tırnaktan ya da tırnak etten vize ister mi.
Suskun kalmak çok daha evladır ‘‘ Türkiye’den vize isteyin ’’ demekten.
Bilmem anlayabildiniz mi.
Kıbrıs Türklerine velev ki sizin hazzetmediğiniz insanlar olsun her hangi bir Kıbrıs Türküne Türkiye’den vize isteyin demiş olmak yanlıştır ayıptır ve halktan ve dahi Türkiye’den ( anavatandan ) özür dilemeyi gerektirir.
Mücadelemiz ve siyasetimiz boş boğazlıktan çok çekmiştir ne olur biraz da olsa özen gösterin konuşurken.
Çok çektik lafazanlıktan artık çekmeyelim.