Elimizde bir tren var.
Öyle bir rayda ilerliyor ki;
Tehlike dolu.
Öyle bir ray ki bu ray;
Her devlet üstünde fink atmaya çalışıyor.
Elimizde, bir tren var.
İçinde yüz binden biraz fazla biz.
Yüklerimiz…
Ümitlerimiz…
Kimimiz Vagonlarda,
Kimimiz Kompartımanda,
Seyrediyoruz…
Hatıralarımız bizimle, trende.
Çocuklarımız…
Geleceğimiz…
Varacağımız yarınlar.
Şimdilik, Lokomotif tarafına uğrayabilen üç-beş Kıbrıslı Türk var.
Vagonları çekiyorlar istedikleri yöne.
Makinist odasına girebilen üç-beş kişi var içimizde;
“düğmelere” dokunamıyorlar.
Lokomotif çekiyor bizi;
1968’den beri Türk tezi olan Federasyona varmak için çekiyor mesela.
Beyrut’tan, New York’a…
Strazburg’dan, Lefkoşa’ya…
Atina’dan, Ankara’ya…
Londra’dan, Brüksel’e… Cenevre’ye habire çekiyor.
Biz mi? İçindeyiz!
Seyir halindeyiz.
Trene müdahale çok.
Tren trafiği de çok.
Kaza olma ihtimali var.
Vagonlar, zarar görebilir.
Yanlış müdahale, yanlış rayda yol almak, büyük bir çarpışamaya neden olabilir.
Tren ilerliyor…
Belirsizlik ve karanlık içimizi daraltıyor.
Raylı sistemleri bizim dışımızdakiler yönetiyor.
Duraklara,
Molalara,
Makas değişimlerine, bizim adımıza başkaları karar veriyor.
Nereye varacağız, bilemiyoruz?
2017 yılı, “Cenevre görüşmeleri” sonrası, Makinist tren için “servis” istedi.
Onlarca durakta duran ancak varılmak istenen federasyon noktasına, vardırılamayan Trene, son yıllarda daha yoğun müdahaleler yapıldı. Ancak yine iki devletli, iki toplumlu, iki bölgeli, tek egemenliğin olduğu bir federal mevkie tren varamadı.
Biletler 2004 yılında alınmıştı, olmadı. Varamadı
Varmalıydı!
Döşenen raylar, Federal bir çözüm içindi, varamadık!
Varılamıyordu!
“Makas Değişimi” istendi.
Kimden, Makinistin odasına davet edilen üç-beş kişiden.
Sonra, müdahaleler arttı;
Seçimlere, Atamalara, Kurultaylara, Derneklere, Kişilere…
“Telkinler ve Ricalar”.
Makas Değişimi istiyor;
Makinist!
“Raylı Sistem Merkezinin” haberi yok.
“Makas değişiminin” neticesi olur mu?
Bu tren nereye varır?
Gidilmek istenen nokta gerçekten, “iki egemen ayrı devlet formülü mü”
Böyle bir rotaya “raylı sistem teknolojisi” var mı?
Aksi olursa;
Vagonlar ve cesetler sağa sola saçılır mı?
Elimizde bir tren var;
Makiniste nereye gidiyoruz diyen yok!!!
18 Aralık 2020
Vatan gazetesi
Reşat Kansoy
